Inancsal ve Ideolojik Bilgi

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Inancsal ve Ideolojik Bilgi başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 8,338 kez görüntülenmiş, 57 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe
Konu Başlığı Inancsal ve Ideolojik Bilgi
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Bir bilginin inancsal oldugunu nasil algilariz.

Birincisi gozlem vermez.

Ikincisi yanlislanamaz.

Ucuncusu mutlak,, kesin ve sabittir.

Dorduncusu sadece inancin dogrulanmasi/gerceklenmesi temelinde ve sadece bunu yapan akil temelindedir.

Eger bir bilgi, gozlem vermiyor, yanlislanamiyor ve sadece inanilan temelde dogrulayanin kendine dogrulaniyor, yani olgu ya da evrensel onay alma ve her kesin kabullenme temelinde bir bilgi degil de tartisiliyorsa, o bilgi inancsal bilgidir.

Inancsal bilgi, dogada, evrende, dunyada, maddede, nesnede ya da insanoglu disinda kalan baska bir fenomende mevcut degildir.

Inancsal bilgi, ayristirmaci, tartismaci, yonlendirici, yaptirimli ve insanoglunu kendi turu bunyesinde birbirine dusuren bilgidir. Degerlerden, verilerden, tabulardan olusur.

Inancsal bilgi, insanoglu eliyle somutlastirilmis ve sistem haline getirilmistir. Insanoglunun olmadigi zaman ve ortamda inancsal bilgi mevcut degildir.

Ideolojik bilgi ise, inanilan bir dogrunun bir izm temelinde somuta indirgeme bilgisidir.

Etik her turlu bilgi hem ideolojik hem de inancsal ve birlesim olarak sosyal bilgidir.

Metafizik varliksal/etik/estetik ve fizik otesi bilgiler inancsal/ideolojik bilgilerdir.

Inancsal ve ideolojik bilgi genelde insanoglunu bir sistem ve duzen bunyesinde tutma ve o temelde yonlendirim ve yaptirim verme bilgisidir.

Insanoglu genelde inancsal ve ideolojik bilgisi ile yasam ve iliski surer.

Inancsal ve ideolojik bilgi, soyuttan baslar ve somutta kurumsallasir ya da kurumsallastirma mucadelersi verilir.

Yani once dusuncesi ve zihniyeti yaratilir, sonra da bu yaratilan zihniyet ve dusunce somuta indirgenmeye calisilir.

Hic bir inancsal ve ideolojik bilgi kendince bir somuta dayanbmazsa inanilirligini ve ideolojik gecerliligini yitirir.

Cunku inancin var olabilmesi isin, o inanci dogrulayacak ve gercekleyecek bir somut taban gerekir.

Konu genis ve detaylidir.

Bilimsel ve teorik bilgi ise inancsal ve ideolojik bilgi ile taban tabana zittir. Yani hem gozlemsel yanlislanabilme/olgusal gecerlilik hem de olabilirlik olasiliginin mantiksal varligi gereklidir.

Inancsal ve ideolojik bilgiler: Metafizik, varliksal, fizik otesi, bilim kurgu, etik, estetik v.s. temelli yonlendirimli ve yaptirimli bilgilerdir.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
ben rüyamda gördüğüm bir olayın bana bir işaret verdiğini anlarım ve o olayın benim aleyhime de olsa gerçekleşmesini beklerim ve aynıyla olur..siz buna inanç gereği diyebilirsiniz..ama yaşanan olaylar gözlem veren gerçeklerdir..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
ben rüyamda gördüğüm bir olayın bana bir işaret verdiğini anlarım ve o olayın benim aleyhime de olsa gerçekleşmesini beklerim ve aynıyla olur..siz buna inanç gereği diyebilirsiniz..ama yaşanan olaylar gözlem veren gerçeklerdir..

Eger o gozlem herkesi kapsamiyorsa, sadece senin gozlemindir. Yani sadece sen dogrularsin ve inandigin icin de yanlislanamaz.

O rtada ancak herkesin gozleminin olmasi gerekir ki bilimsel olsun ve yine bilimsel olarak herkesin gozlemi ile yanlislanabilsin.

Mesela bir AKP liye gore Turkiye de demokrasi varken, ulusalciliga gore yoktur. Yani gozlem inanc ve ideolojiye gore degiskendir.

Dolayisi ile demokrasi ideolojik bir inanctir ve sadece gordugunu inanana ve inancinaverdigi ideolojik icerik ve anlam temelinde dogrulanir ve yine ideolojik inanc temelinde de dogrulanmaz.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
konuya siyaset bulaştırmayalım lütfen..benim gözlemim herkesi etkiliyor ve gözlem veriyor..ve gerçekleşen olaylar zinciri çevrem tarafından da benim uyarımla bekleniyor ve bu sadece benim yaşadığım tek bir örnek..bu gibi olaylar her yerde duyulan ve bilinen olaylar..
 

Serdar Gülüm

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
60
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
"İnançsal bilgi" tamlamasını internette aradım. Yanlızca sizin yazdıklarınız var. Dini bilgi yada inanç kaynaklı bilgi gibi bir anlama geliyor olabilir. Ancak sal, sel ekleri hangi yönden kelimeyi tamladığını belirtmez.

elmalı dondurma (içine elma konmuş dondurma)
elmasal dondurma (elmadan yapılmış, yada elma şeklinde, yada elma gibi kokan... Kısaca elma ile ilgili ama elmanın hangi özelliği bilemiyoruz)

Pek çok kavram var yazdıklarınızda. Mesela "olabilirlik olasiliginin mantiksal varligi"

Olamazlık olasılığı, şeklinde bir kavram olmadığı için. Olabilirlik olasılığı da kulak tırmalıyor. Olasılık zaten bir ihtimal kümesinin olanağını verir.
yada mantıksal varlığı ? mantıksız varlık mı?

Konu genis ve detaylidir.

Tam da bu yüzden detaylıdır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
konuya siyaset bulaştırmayalım lütfen..benim gözlemim herkesi etkiliyor ve gözlem veriyor..ve gerçekleşen olaylar zinciri çevrem tarafından da benim uyarımla bekleniyor ve bu sadece benim yaşadığım tek bir örnek..bu gibi olaylar her yerde duyulan ve bilinen olaylar..

Demokrasi bir etik degeridir. Bunun ne oldugu ideolojik tartisma olarak siyasete girer.

Benim gozlemim degil; gozlem. Senin olursa subjektiftir ve senin degerlerini tasir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
"İnançsal bilgi" tamlamasını internette aradım. Yanlızca sizin yazdıklarınız var. Dini bilgi yada inanç kaynaklı bilgi gibi bir anlama geliyor olabilir. Ancak sal, sel ekleri hangi yönden kelimeyi tamladığını belirtmez.

Sal ve selekleri sifat olarak ismi niteler. Yani inancsal demek, inanci niteleyendir. Inanc iceren, inanc ile ilgili v.s. Yalniz burada olumlu ve olumsuz birlikteligidir inanc. O yuzden de inancsallik hem inanmayi hem de inanmamayi icerir. Hayir, sosyal bilgidir. Inanc kaynakli bilgiler sadece dini degildir.

elmalı dondurma (içine elma konmuş dondurma)
elmasal dondurma (elmadan yapılmış, yada elma şeklinde, yada elma gibi kokan... Kısaca elma ile ilgili ama elmanın hangi özelliği bilemiyoruz)

Pek çok kavram var yazdıklarınızda. Mesela "olabilirlik olasiliginin mantiksal varligi"

Olamazlık olasılığı, şeklinde bir kavram olmadığı için. Olabilirlik olasılığı da kulak tırmalıyor. Olasılık zaten bir ihtimal kümesinin olanağını verir.
yada mantıksal varlığı ? mantıksız varlık mı?



Tam da bu yüzden detaylıdır.

Evet buyrun detaylandirin. Ya da katki saglayin, soru sorun dusunce ve bilgi iletin.

Olasilik iki turludur olabilir ve olmayabilir. Buradaki mantik bilimsel oldugundan ve gozlem v erdiginden olasilik olabilir iceriktedir, zaten olmazsa gozlem vermez.

Olasilik kendi basina bir seyi vermez. Onun olabilirligi soz konusudur, bilimsel olarak. Buradaki varligin kullanimi mantiginin olmasi anlamindadir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
konuya siyaset bulaştırmayalım lütfen..benim gözlemim herkesi etkiliyor ve gözlem veriyor..ve gerçekleşen olaylar zinciri çevrem tarafından da benim uyarımla bekleniyor ve bu sadece benim yaşadığım tek bir örnek..bu gibi olaylar her yerde duyulan ve bilinen olaylar..

Demokrasi kavrami hosuna gitmedi ise, onun yerine ask olsun kavram. :)

Onemli olan gozleminin herkesce onaylanmadigidir. Sadece onu onaylayanin dogrusu/gercegi olmasidir.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Demokrasi kavrami hosuna gitmedi ise, onun yerine ask olsun kavram. :)

Onemli olan gozleminin herkesce onaylanmadigidir. Sadece onu onaylayanin dogrusu/gercegi olmasidir.

Şahsen kirleneceğini düşündüğümden aşkı bu konulara hiç karıştırmayın derim demokrasi zaten kirlenmiş durumda,belki sayenizde temizlenir..ve devam etmeyeceğim..:)
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Şahsen kirleneceğini düşündüğümden aşkı bu konulara hiç karıştırmayın derim demokrasi zaten kirlenmiş durumda,belki sayenizde temizlenir..ve devam etmeyeceğim..:)

Iste kirlenmesi bu yuzdendir. Cunku inancin dogrulamasi ile anlam ve icerik alir ve turlu cesit kaliba sokulur. O yuzden aslinda kirlenmeyen inancsal bir bilgi yoktur. Buna hak,ozgurluk, sevgi, satgi, esitlik, adalet, insanlik ve aklina hangi insanoglunun pesinde kostugu kavram gelirse; dostluk, arkadaslik, iyilik, guzellik v.s. Tum inancsal bilgi olan kavramlar insanoglu eliyle kirletilmistir. Cunku zihin temeli insanogluna dayanmaz. Dogal dusunceye dayanir.
 

Serdar Gülüm

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
60
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Sal ve selekleri sifat olarak ismi niteler. Yani inancsal demek, inanci niteleyendir. Inanc iceren, inanc ile ilgili v.s. Yalniz burada olumlu ve olumsuz birlikteligidir inanc. O yuzden de inancsallik hem inanmayi hem de inanmamayi icerir. Hayir, sosyal bilgidir. Inanc kaynakli bilgiler sadece dini degildir.



Evet buyrun detaylandirin. Ya da katki saglayin, soru sorun dusunce ve bilgi iletin.

Olasilik iki turludur olabilir ve olmayabilir. Buradaki mantik bilimsel oldugundan ve gozlem v erdiginden olasilik olabilir iceriktedir, zaten olmazsa gozlem vermez.

Olasilik kendi basina bir seyi vermez. Onun olabilirligi soz konusudur, bilimsel olarak. Buradaki varligin kullanimi mantiginin olmasi anlamindadir.

Tümleçler kan ağlıyor, zamirlerin yardım çığlıklarını duyuyorum okurken.
Bunca yıldır okurum, kelimelere sizin kadar eziyet edeni görmedim. :)

Ben çekiliyorum evrensel-insan. Alan sizindir istediğinizi yazabilirsiniz.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Inancsal temelli kavram bilgisi insanoglu disi duygu somurusu ve su istismari; ideolojik temelli kavram bilgisi de zorlama, baski, mudahele, savas, guc, iktidar, linc, katliam v.s. temelli insanlikdisi hak ve ozgurluk gaspi ve insanoglunu maddelestiren ve kullastiran durumundadir.

Iste numenal insanlik algi ve bilisselligi ancak bunu algilar.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Tümleçler kan ağlıyor, zamirlerin yardım çığlıklarını duyuyorum okurken.
Bunca yıldır okurum, kelimelere sizin kadar eziyet edeni görmedim. :)

Ben çekiliyorum evrensel-insan. Alan sizindir istediğinizi yazabilirsiniz.

Burada konu esziyet degil; kavramlara bir ...e gore temelinde anlam ve icerik vermektir.

20. Yuzyildan itibaren herseyin dil temelinin yetersizliginin, sabitligin ve alisilagelmis algisinin gecersizligi ortaya konmustur.

Basta anlam ve mana cikarmanin analojisi ve pragmatisizmi temelinde her kavramin anlam ve icerigi her ...e goreye gore degisiklik kazanir.

O yuzden hic bir isim, kavram ve kelimenin "bu budur" diye bir ortak algisi ve kullanimi yoktur.

Ben surada namus nedir diye sorsam; sitenin her uyesinin namus algisi, bilgisi, tanimi, bakisacisi ve verdigi anlam ve icerik ve namus kavrami ile kurdugu olumlu olumsuz bag farkli olacaktir.

Bilmem "namuslu namussuz" filmini bilir misiniz?
 
F

Fetâ

Ziyaretçi
Tümleçler kan ağlıyor, zamirlerin yardım çığlıklarını duyuyorum okurken.
Bunca yıldır okurum, kelimelere sizin kadar eziyet edeni görmedim. :)

Ben çekiliyorum evrensel-insan. Alan sizindir istediğinizi yazabilirsiniz.
Valla en doğrusunu sen yaptın. :D
 
F

Fetâ

Ziyaretçi
İnançsal/kavramsal bilgi olmasaydı, deneysel/gözlemsel bilgi de olamazdı. Bilgi önce düşüncede şekillenir, daha sonra deney/gözlem safhasına iner.

İnsanın/insanlığın doğası böyle. İnançsal bilgiyi reddederseniz, doğal olanı dışlamış olursunuz ki; o zaman noksan-insan olursunuz.

Başlangıçta sadece felsefe vardı. Bilim, felsefeden yola çıkarak "bilim" oldu. Bilimler ortaya çıkana kadar tüm insanlık binlerce yıl boşuna mı yaşadı?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
İnançsal/kavramsal bilgi olmasaydı, deneysel/gözlemsel bilgi de olamazdı. Bilgi önce düşüncede şekillenir, daha sonra deney/gözlem safhasına iner.

İnsanın/insanlığın doğası böyle. İnançsal bilgiyi reddederseniz, doğal olanı dışlamış olursunuz ki; o zaman noksan-insan olursunuz.

Başlangıçta sadece felsefe vardı. Bilim, felsefeden yola çıkarak "bilim" oldu. Bilimler ortaya çıkana kadar tüm insanlık binlerce yıl boşuna mı yaşadı?

Bir seyin ne oldugunu ve sorununu ya da tum resmini ortaya koymak; ne onu kabul etmek, ne de red etmek anlamina gelmez. Kavramini ortaya koymak anlamina gelir.

Baslangicta sadece felsefe oldugu tartismalidir. Cunku sokrates oncesi filozoflarin bilgisi gozleme dayaniyordu. Bunu ilk defa sokrates ve Aristotales truth denen gercegin ne oldugu akilciligina tasidi ve boylece metafizik ortaya cikti. Iste ondan sonra insanoglu inise gecti. Karanlik cagi yasadi. Ronesans ile tekrar dogru yolu buldu ve 20. yuzyilin ortasinda da tekrar gozleme yoneldi. Ustelik bu sefer kavramin ve numenal yetinin de insanoglunca varligini ve onemini ve de belirleyici tek faktor oldugunu algilayarak.

Boylece E.Kant'in tanriya verdigi numenini numenal yetiu ve degerleri olarak tekrar insanoglu kendine aldi. Boylece de varliksallik ve fizik otesi sallanmaya basladi.
Popper'in yanlislanabilirligi ve postmodernizmin getirdigi her turlu duzensiz ve kesinligin sonu olan acilim da; metafiziogin o eski bilimin tabani olma islevini sonlandirdi ve epistemoloji sadece bilimin bilimsel degil felsefenin de bilgisel temeli oldu. Bu arada beynin numenal yetisinin bilissel bilimi de devreye girince; insanoglu kendilik bilisselligine yoneldi ve madde ya da kul yerine konmaktan ve de kendi ortaya attigi degerlere kendini teslim etmekten cag olarak kurtuldu.

Iste kisilerin de kendilerini bu cagdas duzeye getirmesi kendi beyinlerindeki her turlu yerlesmis bilgiyi sorgulayarak ve bilincine cikarak mumkundur.

Tabi oncesorunun algilanmasi ve farkina varilmasi gerekir. Yani insandisi ve insanlikdisi zihniyet sorununun.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Aslinda insanoglunu yol ayrimina sokan Hegel'dir. Hem Sokrates ile basliyan ve Aristo ile devam eden 2000 yillik sekilcilige diyalektik ile son verdi, ne yazikki monizm hastaligi idealizmi getirdi. Marx'in monizm hastaligi bunu materyalizme tasidi. Insanoglu ancak 20. yuzyilin ortasinda bu iki dusunce ve maddenin indirgemeci ve determinist savasiminin, aslinda insanoglu fenomeninin fenomenonumenal yapisi oldugunu algiladi.

Iste ancak bu algidan sonra insanoglunun numenal yetisi,kavrami sosyo-psikolojisi ve insandisi ve insanlikdisi zihniyeti sorgulanmaya, insanoglu kendini kendi olarak bulmaya basladi. Bunu da bireyi turu ile karsikarsiya getiren Nietzche ilk defa her turlu degerin insanoglu urunu oldugunu ortaya koyarak baslatti.

Boylece en buyuk karsitlik olasn fenomenal ve dogal zihniyetin; emek/sermaye ve isci/burjuva karsitligi tamamen insanoglunun birinin turune karsitligina donustu ve bireyci akilcilik her turlu izmi ile sirf cikar, ego, guc ve otorite ugruna insanligi kana bogdu. Isin ilgincibu kan dokumu sanki insanligin yararina yapiliyor gosterildi. Tum insani degerler hak , ozgurluk, adalet, esitlik, ozveri, sevgi, saygi, hosgoru, insanlik v.s. bu cikarci politik/ekonomik zihniyetin kurbani oldu. Cunku hala bugun emperyalist zihniyet insanoglunu bir maddee ve kul olarak nicelik temelinde degerlendirerek bu okanlicikarci oyununa devam ediyor.

Iste bu temelfarkli gibi gorunen sosyalizmi ve fasizmi de ayni bireyci akilcilik temelinde birlestirdi.

Neyse insanoglu kendi numenal yetisinin degerlerinin kurbani oldugunu er gec algilayacak ve ona teslim olmak yerine, onun bir kendi urunu oldugunu algilayacak ve kontrol edecek ve zararlilarindan kurtulacak.

Buradaki kurtulma karsi olmatemelinde degil; tamamen distalama temelinde. Boylece metafizik hem varliksal hem de fizik otesi olarak devrini tamamlayacak ve bilginin onemi algilanacak. Tabi insanoglunun ortaya koydugu bilinci ile birlikte. Boylece insanoglu kendine ve dunyasina her turlu ayrimci ve sorun yaratan bilgiyi ortaya koymaktan vaz gececek ve olanlarindan da arinacak.

Neyse bu kadari simdilik yeter.

Bugun bu kani ustlenen de hemen hemen mevcut tum izmleri bagrinda barindiran ve biri biri ile savastirarak nemalanan ve parseyi toplayan emperyalist zihniyettir.
 
F

Fetâ

Ziyaretçi
Bir seyin ne oldugunu ve sorununu ya da tum resmini ortaya koymak; ne onu kabul etmek, ne de red etmek anlamina gelmez. Kavramini ortaya koymak anlamina gelir.

Baslangicta sadece felsefe oldugu tartismalidir. Cunku sokrates oncesi filozoflarin bilgisi gozleme dayaniyordu. Bunu ilk defa sokrates ve Aristotales truth denen gercegin ne oldugu akilciligina tasidi ve boylece metafizik ortaya cikti. Iste ondan sonra insanoglu inise gecti. Karanlik cagi yasadi. Ronesans ile tekrar dogru yolu buldu ve 20. yuzyilin ortasinda da tekrar gozleme yoneldi. Ustelik bu sefer kavramin ve numenal yetinin de insanoglunca varligini ve onemini ve de belirleyici tek faktor oldugunu algilayarak.

Boylece E.Kant'in tanriya verdigi numenini numenal yetiu ve degerleri olarak tekrar insanoglu kendine aldi. Boylece de varliksallik ve fizik otesi sallanmaya basladi.
Popper'in yanlislanabilirligi ve postmodernizmin getirdigi her turlu duzensiz ve kesinligin sonu olan acilim da; metafiziogin o eski bilimin tabani olma islevini sonlandirdi ve epistemoloji sadece bilimin bilimsel degil felsefenin de bilgisel temeli oldu. Bu arada beynin numenal yetisinin bilissel bilimi de devreye girince; insanoglu kendilik bilisselligine yoneldi ve madde ya da kul yerine konmaktan ve de kendi ortaya attigi degerlere kendini teslim etmekten cag olarak kurtuldu.

Iste kisilerin de kendilerini bu cagdas duzeye getirmesi kendi beyinlerindeki her turlu yerlesmis bilgiyi sorgulayarak ve bilincine cikarak mumkundur.

Tabi oncesorunun algilanmasi ve farkina varilmasi gerekir. Yani insandisi ve insanlikdisi zihniyet sorununun.
İşte tam da burada, senin sadece okuduğun bilgiye itibar ettiğin ortaya çıkıyor. Sokrates öncesi filozoflardan önceki İlkel insanın deney ve gözlemle işe başladığını hangi mantık kabul eder. Filozoflar yokken insanoğlu düşünmüyor muydu?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
İşte tam da burada, senin sadece okuduğun bilgiye itibar ettiğin ortaya çıkıyor. Sokrates öncesi filozoflardan önceki İlkel insanın deney ve gözlemle işe başladığını hangi mantık kabul eder. Filozoflar yokken insanoğlu düşünmüyor muydu?

Ben sokrates oncesi bilinen filozoflardan bahsettim. Felsefe oncesi tarihten degil.

Yaalniz soyle dusunebiliriz. Hayvanin bile bir soyutu olmadigina ve yasam ve iliskisini duyumlari ile degil de duyulari ile yasadigina gore; felsefe oncesi insanoglunun da akilciligin gercek arayisindan ziyade once gozlem ile yasadigi yani bes duyusu ile yasadigi algilanir. Akilcilik belki insanoglunu one cikardi, ama hayvandan daha vahsi yapti. Cunku hayvan deger icin oldurmez, yasam icin oldurur. Insanoglu ise kendi yapilandirdigi degerleri verileri tabulari icin biri birini olduruyor.

Iste o yuzden insanoglu hayvan ile insan arasi numenal bir aragecis formudur. Numenal insanliga yoneldiginde bu araform donemi bitecektir.

Bu evrimden ziyade devrimsel bir konudur. Yani numenal devrim.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Insanoglu hic bir zaman bir olgu olamayacak ve yanlislanamayacak olan mutlakci, kesinci, tekci, ilkci v.s. aklinda yarattigi gercegin tartismasina inanc, ideoloji ve metafizik/etik olarak yonelmeseydi, bugun cok farkli bir zihniyete sahip olurdu. En azindan karanlik cag vahseti yasanmaz gozlem ile yola cikanlar engizisyon mahkemelerinde yargilanmaz, katledilmez ve yok edilmezdi.

Bunun tum sorumlusu Sokrates ve gercegin ne oldugu yani truth pesinde kosan ve onu sokratesten bile degerli kilan Aristotaletir. Bugunku insanoglunun her turlu turu bunyesindeki vahsetinin temeli bu tarihse zihinsel ve sistemsell donusumdur.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst