görmek mi bilmek mi

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde darkmoon tarafından oluşturulan görmek mi bilmek mi başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,029 kez görüntülenmiş, 11 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı görmek mi bilmek mi
Konbuyu başlatan darkmoon
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan sakal

darkmoon

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
5 Eyl 2012
Mesajlar
48
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Şeyhül Ekber’i gençliğinde İbn Rüşd ile tanıştırmışlar.. Kurtuba’da geçen bu tanışmanın ardından etrafı bu genç adamı nasıl bulduğunu sorar İbn Rüşd’e..
şöyle der büyük imam: ben onun gördüklerini biliyorum, o ise benim bildiklerimi görüyor..

.

hangisi..
görmek mi..
bilmek mi..
hiçbiri mi..
hayır.. şıklar arasında hepsi yok maalesef.. :)
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Şeyhül Ekber’i gençliğinde İbn Rüşd ile tanıştırmışlar.. Kurtuba’da geçen bu tanışmanın ardından etrafı bu genç adamı nasıl bulduğunu sorar İbn Rüşd’e..
şöyle der büyük imam: ben onun gördüklerini biliyorum, o ise benim bildiklerimi görüyor..

.

hangisi..
görmek mi..
bilmek mi..
hiçbiri mi..
hayır.. şıklar arasında hepsi yok maalesef.. :)

anlaşılan siz anlaştınız...
buldunuz benim gibi boşboğaz ihtiyarı sallayıp sallayıp silkeleyeceksiniz...

Sual: Evliya zatlardan bazıları, (Biz Cenneti, Cehennemi görsek, imanımızda bir artma, bir değişiklik olmaz) demişler...
Bu nasıl olur?
İnsanın bir şeyi bilmesine ilmel yakîn, gözle görmesine de aynel yakîn deniyor...
Gözle görmek, ilimle bilmekten çok daha üstün değil midir?
Atalarımız, (Gözüm sana mı inanayım, yoksa sözüm sana mı inanayım?) diye boşuna mı söylediler?
Bu zatların böyle söylemesinin hikmeti ne olabilir?
CEVAP
Elbette göz, bilmeye göre daha sağlam delildir.
Ama bu bizim gibi insanlar içindir...
Hakiki imana kavuşmuş evliya zatların ilimleri farklıdır...
Hazret-i Ebu Bekrin (O söylediyse doğrudur) demesi bunun bariz örneğidir...
Göz yanılabilir ama, bu ilim sahiplerinin imanları öyle sağlamdır ki, hiçbir şey onu değiştiremez...
Göz ile görenin imanı bu kadar sağlam olamaz...
İman etmede göz ölçü değildir...
Sadece göz ölçü olsaydı, Resulullah efendimizi gören herkesin iman etmesi gerekirdi...
(Abdullah'ın yetimi) diye bakanlar kâfirlikte kaldı, (Allah Resulü) diye bakanlar hidayete erdi...
Baştaki göz yanılabilir, kalbdeki göz yanılmaz...
Müslümanların görmeleri, anlamaları kalb gözü ile olur...
Göz bakınca, kalb inanınca görür...
Müslümanın kalbi inanmıştır, Allahü teâlânın ihsanlarına kavuşmuştur...
Derecesine göre neler görür neler, dünya ahiret fark etmez.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Şeyhül Ekber’i gençliğinde İbn Rüşd ile tanıştırmışlar.. Kurtuba’da geçen bu tanışmanın ardından etrafı bu genç adamı nasıl bulduğunu sorar İbn Rüşd’e..
şöyle der büyük imam: ben onun gördüklerini biliyorum, o ise benim bildiklerimi görüyor..

.

hangisi..
görmek mi..
bilmek mi..
hiçbiri mi..
hayır.. şıklar arasında hepsi yok maalesef.. :)

bilmek..görmeden bilinmez mi elbette ama gördüğünün ne olduğunu bilmek..aslında bir üçüncü şık var ama yeri değil..
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
anlaşılan siz anlaştınız...
buldunuz benim gibi boşboğaz ihtiyarı sallayıp sallayıp silkeleyeceksiniz...

Sual: Evliya zatlardan bazıları, (Biz Cenneti, Cehennemi görsek, imanımızda bir artma, bir değişiklik olmaz) demişler...
Bu nasıl olur?
İnsanın bir şeyi bilmesine ilmel yakîn, gözle görmesine de aynel yakîn deniyor...
Gözle görmek, ilimle bilmekten çok daha üstün değil midir?
Atalarımız, (Gözüm sana mı inanayım, yoksa sözüm sana mı inanayım?) diye boşuna mı söylediler?
Bu zatların böyle söylemesinin hikmeti ne olabilir?
CEVAP
Elbette göz, bilmeye göre daha sağlam delildir.
Ama bu bizim gibi insanlar içindir...
Hakiki imana kavuşmuş evliya zatların ilimleri farklıdır...
Hazret-i Ebu Bekrin (O söylediyse doğrudur) demesi bunun bariz örneğidir...
Göz yanılabilir ama, bu ilim sahiplerinin imanları öyle sağlamdır ki, hiçbir şey onu değiştiremez...
Göz ile görenin imanı bu kadar sağlam olamaz...
İman etmede göz ölçü değildir...
Sadece göz ölçü olsaydı, Resulullah efendimizi gören herkesin iman etmesi gerekirdi...
(Abdullah'ın yetimi) diye bakanlar kâfirlikte kaldı, (Allah Resulü) diye bakanlar hidayete erdi...
Baştaki göz yanılabilir, kalbdeki göz yanılmaz...
Müslümanların görmeleri, anlamaları kalb gözü ile olur...
Göz bakınca, kalb inanınca görür...
Müslümanın kalbi inanmıştır, Allahü teâlânın ihsanlarına kavuşmuştur...
Derecesine göre neler görür neler, dünya ahiret fark etmez.

sizin yazınızı görmemiştim bence bu öne çıkmalı..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Aslinda her ikisi de beynin fonksiyonudur. Gordugu ile bilgisini artirmak ve bildigini gordugune tasimak; her ikisinin de birbiri ile olan iletisiminin butunlugudur.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
Birde "bakar kör" ler vardır,baktıklarını göremezler,göremedikleri içinde "bilgi" adına sadece gördükleri üzerinden konuşurlar,
halkımız bunları anlatırken "alemi kör kendilerini allame zanneder" diye tanımlar...

kuran da bu tipler için bir şeyler söyler...
 

darkmoon

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
5 Eyl 2012
Mesajlar
48
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Hani İbrahim, "Ey Rabbim! Ölüye nasıl hayat verdiğini bana göster!" demişti.O da, "Yoksa inancın yok mu?" diye sormuştu. [İbrahim] cevap vermişti: "Hayır, ama [görmeme izin ver] ki kalbim tamamen mutmain olsun." (Bakara;260)
.

derviş ona derler ki görmeye can atar, bilmekle iktifa etmez.. elbette görmeye göz lazımdır, âlemlere ve Âlemlerin Rabbi’ne nazar edecek göz ise ancak kalp gözüdür, gönül gözüdür.. zira O herşeyi kuşatmıştır..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Bir kimse gelip ölüleri dirilttiğini! ifdade eder ve bu ifadeyi duyan kişi ona hemen inanırsa o kişi gerizekalıdır.Hakaret anlamında değil gerizekalılık dediğim,cidden zekasında hastalık derecesinde bir probleminin olması gerekir..
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Bir kimse gelip ölüleri dirilttiğini! ifdade eder ve bu ifadeyi duyan kişi ona hemen inanırsa o kişi gerizekalıdır.Hakaret anlamında değil gerizekalılık dediğim,cidden zekasında hastalık derecesinde bir probleminin olması gerekir..

Bu gün için biri çıkarda böyle bir iddiada bulunursa haklı olabilirsiniz..Geçmişte olmuş ve yaşanmış ve şahitleri olan bir olay var ortada..siz inanmasanızda..
 

fides

Kahin
Yeni Üye
Katılım
15 Şub 2008
Mesajlar
1,694
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Bu gün için biri çıkarda böyle bir iddiada bulunursa haklı olabilirsiniz..Geçmişte olmuş ve yaşanmış ve şahitleri olan bir olay var ortada..siz inanmasanızda..

Şahit mi?
Kimmiş şahit lütfen söyler misin? Kendi zekana aklına fikrine güvenmeyip başkasının söylentisine yani efsanelere inanmakla kendini nasıl küçük gördüğünün farkında değilsin sanırım.
Şimdi ben diyorum ki : "Ben şirinleri gördüm." Hatta Ferdinand da gördü. Şahitlik de edebiliriz. Ve bana şahit olabilecek fazlasıyla kişi bulabilirim.Bu seni şirinlerin varlığına inandıracak mıdır?
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Yazılarınızı özledim sayın fides hoş geldiniz..

Ben kimim ki büyükleneyim..Sokrates eser mi bıraktı ki dilden dile dolaşıyor ve her düşünce sahibi faydalanıyor..Fikirleri paha biçilmez olduğundan adını duyuyoruz ve inanıyoruz..Okuduğum kitabi bilgilere inancım doğrultusunda ve akıl mantık çerçevesinde ölçüp biçiyorum..Zekama güvenmem, iddialı da değilim,inanıyorum o kadar..
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst