Felsefe literatürüyle İNSAN nedir ?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe Kulübü kategorisinde OZKAN_RF tarafından oluşturulan Felsefe literatürüyle İNSAN nedir ? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 13,141 kez görüntülenmiş, 76 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe Kulübü
Konu Başlığı Felsefe literatürüyle İNSAN nedir ?
Konbuyu başlatan OZKAN_RF
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

meyelan

Filozof
Yeni Üye
Katılım
25 Ağu 2013
Mesajlar
785
Tepkime puanı
26
Puanları
28
Kendini tanımakla insanı tanımlamak tamamen örtüşür ,tanımlanan gurupta tanımlayan da tanımları değerlendirecek olan da insandan başkası değil.
İnsan tekil de çoğulda aynı özelliklere sahip ise yada nüanslar yeni yaratıklar ortaya koymuyorsa insan adına felsefenin kullandığı tüm tanımlar geçerlidir.
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Insanlarin "oz"ne olarak ortaya koyduklari "oz"elliklerinin aslinda "oz"el olmaktan cok uzak oldugunu, [MENTION=4517]meyelan[/MENTION] in dedigi gibi, nuanslarin ortaya yeni yaratiklar cikarmadigini kabul ettigimizde, kendimizi tanimlamanin, insani tanimlamaktan farksiz oldugunu soyleyebiliriz.

Kendimizi oznel bicimde tanimlamak ile, nesnel bicimde tanimlamak arasindaki fark...
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
insan kimdir?
öz olarak bir canlı; bir deneyimleyici ve bir gerçeklik gözlemcisi ve güçlü bir gözlemci;
gerçeklikte bize beliren en nitelikli ve güçlü gözlemci;

insanın gerçeğe tanıklığı evrenin gerçeğe ve gerçeğine/gerçekliğine tanıklığıdır;

varoluş ve gerçeklik, bir bilgi yapı ve bir deneyim-gözlem/gözlemci yapı ise insan temel bağışkanlarından ve aktarımcılarından biridir;

hayır canım, şunu diyoruz ve düzeltiyoruz tür olarak biz ve siz ;
bilgi yapı olma üzerine mi bu deney yapı mı?
kendi içinde bir varoluş deneyi ve deneycisi/deneyimleyicisi ve aynı zamanda kendisi;
tamam nereyi atladık, her şeyin bilgi-bilgi yapı olması ve kendi çinde gözlem/tanıklık ve
kendini izleyen varoluş ya da kendini başka biçimde insan formunda da izleyen varoluş ve tüm formlarda;

bizlerin insan ve diğerlerinin şeyler ve hayvanlar ya da diğerleri olması üzeirne mi bu söylem?
hayır başka gözlemci ve gelecek gözlemcisi ve kusursuz gözlemci ve diğer gözlemciler kim
insan dışı yüksek ya da farklı başka evrengözlemciler ve evrenin kendini gözlemi ve evrenin kendini gözlemi içinde kusursuzluğu ve olası sonsuz evrmimleşmiş ve evrimleşecek gözlemciler yumağını ifade ediyor sanırım

insan o zaman insan olan ve diğerlerini insan olmayarak ve kendini insan olarak tanımlayan ve soyutlayandır
daha geniş bir yapıda ortak aynı/benzeş beden biçimini taşıyan ayaklı canlı ya da gözlemci ve evrengözlemci -ler bütünü;
ya da fiziksel tasarımın ve bedenin kendisi
 

Thetoyman

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
13 May 2014
Mesajlar
88
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kendini tanımakla insanı tanımlamak tamamen örtüşür ,tanımlanan gurupta tanımlayan da tanımları değerlendirecek olan da insandan başkası değil.
İnsan tekil de çoğulda aynı özelliklere sahip ise yada nüanslar yeni yaratıklar ortaya koymuyorsa insan adına felsefenin kullandığı tüm tanımlar geçerlidir.

Len ne alaka " Tekil de çoğulda aynı özelliklere sahip ise " aynı özellikler mi ? Ben başka bir özneyle aynı özelliklere mi sahibim ? Nüans diyorsunuz yok artık onu da mı karıştıralım. Peki bir şeyin farklı özelliklere sahip olması yeni bir yaratık oluşması için yetersiz ise onu aynı kategoriye mi indirgeyeceğiz ? Beyninin şu kadarını kullanıyor, gelişmiş bir memeli türü, şu şempanzelerden evrimleşmiş, genetiğinin %98i şempanzeye, %95i gorile uyuyor o halde insan şudur yada budur mu diyeceğiz ? Fakat böyle olmuyor değil mi bu yetmiyor. İdeolojik olarak ayrılıyoruz, etnik olarak, karakter olarak özne olarak... Ne yeni yaratığı ? Ben özne diyorum sen ne yazmışsın ? Benim 8 kolum var ve eşeysiz ürüyorum demiyorum zaten.

Tanımlayanla tanımları değerlendirecek olanın insan olması ne alaka ? Konu ne ? Benim söylediğime cevap değil bu, ayrı birşey.

İnsan adına felsefenin kullandığı tüm tanımlar " geçerlidir "
geçerlidir ?
 

meyelan

Filozof
Yeni Üye
Katılım
25 Ağu 2013
Mesajlar
785
Tepkime puanı
26
Puanları
28
''LEN'' DİYE BAŞLAYAN HİÇBİR HİTAP ne dikkate değerdir ne de böyle konuşan kişi kendini ne zannederse zannetsin bahsettiği konuda adı geçen insan hükmündedir.
Tamam mı len..
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Len ne alaka " Tekil de çoğulda aynı özelliklere sahip ise " aynı özellikler mi ? Ben başka bir özneyle aynı özelliklere mi sahibim ? Nüans diyorsunuz yok artık onu da mı karıştıralım. Peki bir şeyin farklı özelliklere sahip olması yeni bir yaratık oluşması için yetersiz ise onu aynı kategoriye mi indirgeyeceğiz ? Beyninin şu kadarını kullanıyor, gelişmiş bir memeli türü, şu şempanzelerden evrimleşmiş, genetiğinin %98i şempanzeye, %95i gorile uyuyor o halde insan şudur yada budur mu diyeceğiz ? Fakat böyle olmuyor değil mi bu yetmiyor. İdeolojik olarak ayrılıyoruz, etnik olarak, karakter olarak özne olarak... Ne yeni yaratığı ? Ben özne diyorum sen ne yazmışsın ? Benim 8 kolum var ve eşeysiz ürüyorum demiyorum zaten.

Tanımlayanla tanımları değerlendirecek olanın insan olması ne alaka ? Konu ne ? Benim söylediğime cevap değil bu, ayrı birşey.

İnsan adına felsefenin kullandığı tüm tanımlar " geçerlidir "
geçerlidir ?

Diger insanlardan sizi ayiran ne gibi bir ozelliginiz var?

Ideoloji olarak ayriliyormussunuz...

Her insan ideolojilerle ayni tepkimeye girer, kurallar aynidir, egilimler bellidir. Bir ideolojiyi digerine yegliyor olmasi, onun diger bireyden farkli oldugu anlamina gelmez, o ideolojiye farkli bir ortamda, sartta maruz kaldigi anlamina gelir.

Etnik olarak ayriliyormussunuz...

Etnik dediginiz, sanirim kulturel olarak ayrilmamizi kastediyorsunuz. Alin bir Cinli cocugu, koyun Batida herhangi bir memlekete, batilidan ne farki kaliyor? Demek ki kulture, yada etnisiteye verdigimiz tepkilerde ayni.


Karakter olarak ayriliyormussunuz...

Alin normal bir cocugu, koyun sizofreni bol bir aileye, o cocukta snucta sizofren olup cikacaktir. Demek ki karakter dediginizde insanin cevresine verdigi tepkiden ibarettir.

Sizin kendinizi cok farkli bir gezegende, farkli yildizlarin etkisi altinda, herseyden "oz"erk, "oz"el bir "oz"ne olarak gormeniz, sizin "oz"nel yorumunuzdan baska birsey degildir. Nesnel olarak, kimseden bir farkiniz yokkkkkk...... Cunku insansiniz en nihayetinde.... Ve sizi belkide sizden iyi tanimlayacak cok insan var bu dunyada..... len :)
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Bizim eskiden "lan" vardi yada "lan olum" denirdi. "Len ne alaka" yi biz, "Lan olum ne alakasi var" seklinde soylerdik. Eskiden tabi...

Ben "len"i ilk defa duydum.

Kac yasinda ki bu evladimiz? Galiba biz baya yaslanmisiz. Simdinin gencleri kendilerine yeni sozluk yazmaya baslamislar bile. Hep internetten oluyor bunlar, twitter, facebook,....
 

meyelan

Filozof
Yeni Üye
Katılım
25 Ağu 2013
Mesajlar
785
Tepkime puanı
26
Puanları
28
Sayın [MENTION=4324]dijital[/MENTION] arkadaşın yaşı ile ilgili sanal varsayımlar onu insanlara saygısız davranma gibi bir eğilime sokmamalı.Ben 25 yaş altı hiçbir insanın bana fiili saldırısı dahil öfke ile cevap veren biri değilim.Ama mutlaka anlayacağı dil ile uyarırım ki bende biz yaş büyüğü isek tavır bu olmalı.Yanlışlara olur sorun yok demek başka ben sorun etmiyorum ama doğru değil demek başka.
İlim önce sabır ister tahammül ister varsa bir ilim eğilimi sabredip düşünmeyi öğrensin pek muhterem@thetoyman..
 

Thetoyman

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
13 May 2014
Mesajlar
88
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Diger insanlardan sizi ayiran ne gibi bir ozelliginiz var?

Ideoloji olarak ayriliyormussunuz...

Her insan ideolojilerle ayni tepkimeye girer, kurallar aynidir, egilimler bellidir. Bir ideolojiyi digerine yegliyor olmasi, onun diger bireyden farkli oldugu anlamina gelmez, o ideolojiye farkli bir ortamda, sartta maruz kaldigi anlamina gelir.


Etnik olarak ayriliyormussunuz...

Etnik dediginiz, sanirim kulturel olarak ayrilmamizi kastediyorsunuz. Alin bir Cinli cocugu, koyun Batida herhangi bir memlekete, batilidan ne farki kaliyor? Demek ki kulture, yada etnisiteye verdigimiz tepkilerde ayni.


Karakter olarak ayriliyormussunuz...

Alin normal bir cocugu, koyun sizofreni bol bir aileye, o cocukta snucta sizofren olup cikacaktir. Demek ki karakter dediginizde insanin cevresine verdigi tepkiden ibarettir.

Sizin kendinizi cok farkli bir gezegende, farkli yildizlarin etkisi altinda, herseyden "oz"erk, "oz"el bir "oz"ne olarak gormeniz, sizin "oz"nel yorumunuzdan baska birsey degildir. Nesnel olarak, kimseden bir farkiniz yokkkkkk...... Cunku insansiniz en nihayetinde.... Ve sizi belkide sizden iyi tanimlayacak cok insan var bu dunyada..... len :)

Ne gezegeni kardeşim daha önce yazdığımı okumadın mı ? Len demişim. İki saat buna takılmışsınız. Nükteli konuşucam tabi ben Sartre diyorum özne diyorum kendi içinizde tutarlı olmak için anlamamaya çalışıyorsunuz. Şimdi bunları yazdınız ya, üşünmeden... Birey nedir ? bunun cevabına sözlük anlamından ve köken bilim anlamı olarak baksanız bu yazıların gereksizliğini göreceksiniz

Karakter olarak ayrılıyormuşum. Evet
Normal çoçuğu koyacakmışım şizofreni bol bir aileye. Zimbardonun Stanford deneyi diyorsun yani. Tamam güzel.
Adler'in alkol bağımlısı bir hastası var. Adam toplum baskısı nedeniyle alkolü bırakıyor fabrikaya giriyor ve 4 ay sonra fabrikada sanrılar görmeye başlıyor. Alkolü direk bıraktığı için, yaşam üslubunuzda önem arz eden birşeyi direk söküp atarsanız o yaşam üslubu düzensizleşir vesaire... Bu tepki sanrı dışında başka şeylerde olabiliyor; aşırı gerginlik olabiliyor, mutsuzluk, şiddet eğilimi, yada fiziksel olarak obezite vesaire...
Bireysel psikolojiye baktığımızda olay değişir. Suçu toplum mu işler birey mi ? Zimbardo ya göre toplum, Freud a göre yada genel olarak psikalistlere göre birey. Bu geyikleri uzatmak istemiyorum.
Birey; insanların benzer yanlarını kendinde taşımakla birlikte, kendine özgü ayırıcı özellikleri de bulunan. fert.
Etnik olarak diyorsunuz
Demogoji seziyorum bundada elin çinli çocuğunu batıya koyayım öyle mi ? Herder'in milliyetçiliği şöyle söyler her milleti bir top olarak düşünürsek ve o kişinin çocukluktan beri orada büyüdüğünü varsayarsak mutluluğunu da orada daha çok bulabilir der. Tabi eleştirilebilir bir anlayış fakat haklı noktaları var.
Şiddet eğilimi olan bir çinli çocukla
Küçükken cinsel istismara uğrayan bir çinli çocukla
Memur evladı bir çinli çocukla vesaire...
Böyle düşünelim olayı birde.
Tabii birey belli uyarıcılarla meydana gelir. Fakat bizi ayıran noktalarda budur işte. Çinli çocuğu şuraya buraya koyalım tabi fakat her çocuk aynı tepkiyi göstermez. Bu düşünülemez başka bir cevap vermeyeceğim. Çünkü bu demogoji olmaya başlıyor. Benim üslubum nükteli olur fakat demogoji yapmam tabi. Cahil cesaretim yoktur yani.


Ve bunun yaşla ne alakası var. Yaşım 18 bu arada ve eğer ortaya bir düşünce atıyorsam o artık bir varlıktır ve düşünce olarak değerlendirilir. Kendi içindeki tutarlığına bakılır önermesine bakılır vs. Voltaire okurken Fransız siyasetçileri bu adama cevap vermem çünkü şunu dedi alaycı falan diyor mu ? Hayır. Çünkü kimseyi kötülemem, ezmeye çalışmam. Len diye başlayan hitapmış... Okuma o zaan Voltaire okuma o zaman Zizek. Beat kuşağı, yada dadaistleri okuma. Ama okunuyor değil mi ? Aziz Nesin Nurullah Ataç okunuyor değil mi ? Bunlar kötü niyetli insanlar yada haddini bilmez gelişine konuşan insanlar değiller. Bende değilim. Söylediklerimde samimiyim,
Yapmayın bunlara takılmayın...
 

felsefehayat

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
11 May 2011
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
İnsan kendisini unutmuştur ve halen keşfedilememiştir.
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Ne gezegeni kardeşim daha önce yazdığımı okumadın mı ? Len demişim. İki saat buna takılmışsınız. Nükteli konuşucam tabi ben Sartre diyorum özne diyorum kendi içinizde tutarlı olmak için anlamamaya çalışıyorsunuz. Şimdi bunları yazdınız ya, üşünmeden... Birey nedir ? bunun cevabına sözlük anlamından ve köken bilim anlamı olarak baksanız bu yazıların gereksizliğini göreceksiniz

Karakter olarak ayrılıyormuşum. Evet
Normal çoçuğu koyacakmışım şizofreni bol bir aileye. Zimbardonun Stanford deneyi diyorsun yani. Tamam güzel.
Adler'in alkol bağımlısı bir hastası var. Adam toplum baskısı nedeniyle alkolü bırakıyor fabrikaya giriyor ve 4 ay sonra fabrikada sanrılar görmeye başlıyor. Alkolü direk bıraktığı için, yaşam üslubunuzda önem arz eden birşeyi direk söküp atarsanız o yaşam üslubu düzensizleşir vesaire... Bu tepki sanrı dışında başka şeylerde olabiliyor; aşırı gerginlik olabiliyor, mutsuzluk, şiddet eğilimi, yada fiziksel olarak obezite vesaire...
Bireysel psikolojiye baktığımızda olay değişir. Suçu toplum mu işler birey mi ? Zimbardo ya göre toplum, Freud a göre yada genel olarak psikalistlere göre birey. Bu geyikleri uzatmak istemiyorum.
Birey; insanların benzer yanlarını kendinde taşımakla birlikte, kendine özgü ayırıcı özellikleri de bulunan. fert.
Etnik olarak diyorsunuz
Demogoji seziyorum bundada elin çinli çocuğunu batıya koyayım öyle mi ? Herder'in milliyetçiliği şöyle söyler her milleti bir top olarak düşünürsek ve o kişinin çocukluktan beri orada büyüdüğünü varsayarsak mutluluğunu da orada daha çok bulabilir der. Tabi eleştirilebilir bir anlayış fakat haklı noktaları var.
Şiddet eğilimi olan bir çinli çocukla
Küçükken cinsel istismara uğrayan bir çinli çocukla
Memur evladı bir çinli çocukla vesaire...
Böyle düşünelim olayı birde.
Tabii birey belli uyarıcılarla meydana gelir. Fakat bizi ayıran noktalarda budur işte. Çinli çocuğu şuraya buraya koyalım tabi fakat her çocuk aynı tepkiyi göstermez. Bu düşünülemez başka bir cevap vermeyeceğim. Çünkü bu demogoji olmaya başlıyor. Benim üslubum nükteli olur fakat demogoji yapmam tabi. Cahil cesaretim yoktur yani.


Ve bunun yaşla ne alakası var. Yaşım 18 bu arada ve eğer ortaya bir düşünce atıyorsam o artık bir varlıktır ve düşünce olarak değerlendirilir. Kendi içindeki tutarlığına bakılır önermesine bakılır vs. Voltaire okurken Fransız siyasetçileri bu adama cevap vermem çünkü şunu dedi alaycı falan diyor mu ? Hayır. Çünkü kimseyi kötülemem, ezmeye çalışmam. Len diye başlayan hitapmış... Okuma o zaan Voltaire okuma o zaman Zizek. Beat kuşağı, yada dadaistleri okuma. Ama okunuyor değil mi ? Aziz Nesin Nurullah Ataç okunuyor değil mi ? Bunlar kötü niyetli insanlar yada haddini bilmez gelişine konuşan insanlar değiller. Bende değilim. Söylediklerimde samimiyim,
Yapmayın bunlara takılmayın...

Bak, insanlara nasil hitap edecegini kimseden ogrenecek degilsin. Kaldi ki burada hitabindan sikayetci olan sadece [MENTION=4517]meyelan[/MENTION], ki hitap tarzina bakarsan toplumda belli bir yuzdeyle insanlarin bunu hos karsilamamasini normal gormen gerekir. Bence bunun yasinla basinla hic bir ilgisi yok. Hayattaki tercihlerinle ilgisi var.

Amma, "kustum oynamiyorum" dersen, bak iste bunu tamamen yasina yorabiliriz.

Neyse, bakalim ortaya ne dusunceler atmissin;

Her ikiside haklidir. Insanin karakteri ona itelenen kulturun bir sonucuda olabilir, tamamen kendisinden kaynaklida olabilir. 50 yasinda, 2 cocuk babasi, hayatinda ne icki icmis, ne sigara icmis bir insan, bir beyin tumoru yuzunden bir anda seri katile donusebilir. Bunun kayitli ornekleri coktur. Ama genel kural, insanin karakteri bir tepkime sonucudur, ve gayet mekanik isler. Hatta oyle ki, onumuze 3 degisik maymun kafatasi alsak, bu 3 farkli maymun turunun karekteristik ozelliklerini kafataslarindan ortaya koymamiz mumkundur, cinsel egilimlerinden, toplumdaki diger bireyler ile asil bir iletisim icerisinde olduguna kadar. Insan tabiki bundan daha karmasik, ama farkli degil...

Neresi demogoji? Bak, donduk etnisite dedigin noktada yine yukaridaki ayni yere geldik, cunku baska bir yer yok gidecek. Cinsel istismara ugramis bir cocuk ile, memur evladi bir cocuk tabiki ayni olmaz, hatta, annesi tarafindan daha dogmadan, daha ana rahminde kendisine sarkilar soylenis bir insan ile, bundan yoksun buyumus bir insan bile ayni olmaz. Fareler uzerinde deney yapiyorlar, yeni dogmus farelerin birisini her 1 saatte bir cikarip 1-2 dakikaligina oksayip, geri yerine birakiyorlar. Oksanmayan farenin stres hormon seviyesi, oksanmis fareye gore cok daha yusek kaliyor, omru boyunca.

"Tabii birey belli uyarıcılarla meydana gelir. Fakat bizi ayıran noktalarda budur işte."

Bizi ayiran "tek" nokta budur demek gerekirdi.

Sonuc itibariyle; insani nasil ekersen, oyle biciyorsun. Eger buna "birey", "ozne" diyorsan, otttada var bizim kadar "birey"sellik, "ozne"llik... Himalayalara diktigin otla, bizim Konya ovasina diktigin otta bir bitmez...

Ottan farkimiz var diyebilmek icin, ottan fazlasini yapabildigimizi iddia edebiliyor olmamiz gerekir... Oda yetmez, ispat edebiliyor olmamiz lazim.
 

Thetoyman

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
13 May 2014
Mesajlar
88
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Sonuc itibariyle; insani nasil ekersen, oyle biciyorsun. Eger buna "birey", "ozne" diyorsan, otttada var bizim kadar "birey"sellik, "ozne"llik... Himalayalara diktigin otla, bizim Konya ovasina diktigin otta bir bitmez...

Ottan farkimiz var diyebilmek icin, ottan fazlasini yapabildigimizi iddia edebiliyor olmamiz gerekir... Oda yetmez, ispat edebiliyor olmamiz lazim.

Ruh bilimsel olarak özne nedir ? Epistemolojik olarak özne nedir ?
Bunun cevabı beni herhangi bir nesneden ayırandır. Aslında tamamen kavram konuşuyoruz. Felsefe değil yani. Sözlük açıp baksa herkes olay olmayacak.

Yaşıma neyi bağlıyorsunuz ?

Ayrıca yazdığım herhangi bir şeyi
Yaşıma hüviyetimin bir özelliğine kişiliğime vs. bağlarsanız bu demogoji olur. Nasıl mı olur?
Eristik diyalektik nedir ?

Yaşım ufak tabi ki fakat bunun felsefeyle konuyla şunla bunla bir alakası yok. Yani birşey söylediğinizde "aaa bak senin yaşın büyük benim ufak o yüzden yaşım dolayısıyla eksik olabilirim. " demiyorum. Bu da demogoji olur çünkü
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Ruh bilimsel olarak özne nedir ? Epistemolojik olarak özne nedir ?
Bunun cevabı beni herhangi bir nesneden ayırandır. Aslında tamamen kavram konuşuyoruz. Felsefe değil yani. Sözlük açıp baksa herkes olay olmayacak.

Yaşıma neyi bağlıyorsunuz ?

Ayrıca yazdığım herhangi bir şeyi
Yaşıma hüviyetimin bir özelliğine kişiliğime vs. bağlarsanız bu demogoji olur. Nasıl mı olur?
Eristik diyalektik nedir ?

Yaşım ufak tabi ki fakat bunun felsefeyle konuyla şunla bunla bir alakası yok. Yani birşey söylediğinizde "aaa bak senin yaşın büyük benim ufak o yüzden yaşım dolayısıyla eksik olabilirim. " demiyorum. Bu da demogoji olur çünkü

"Ne sacma basik, bu ne len" diye girdin, simdi "sozluge bakin" diye cikiyorsun.

Insanin ozellikleri genellenemez diyorsun, karakterine, ideolojisine, etnisitesine gore degisik ozellileri olur diyorsun.

Bende diyorum ki, butun bunlar birer ozellik degil, insanin ortak ozelliklerinin birer sonucu. Ozellik dedigin, insani insan yapan sey, bu saydiklarin hic degil. Insani insan yapan, beynimizin bize her evrim dalgasinda sagladigi dizi dizi katmanlar. Olaylara cok yonlu bakabilme kabiliyetimizi bize verende bu. Bir maymun 5 farkli acidan bakabiliyorken, bizler 50 farkli acidan bakabiliyoruz. Sonucta bunun yansimasi, senin saydiklarin; ideoloji, karakter, etnisite...

Bunun anlami sudur; insan araziye cok guzel uyuyor, bukalemun gibi. Dalin uzerinde oturan bir bukalemun koyu renk aldi, yapragin uzerinde oturan bukalemun acik renk aldi diye, nasil bunlarin farkli bireyler olduklarini savlamiyorsak, "epistemolojik ozne mi yoksa psikolojik ozne mi" diye sormuyorsak, ozelliklerinin ortak oldugunu savliyor, bunlari "bukalemun" olarak kategorize ediyor ve tanimliyorsak, insanda degisik ideolojilere veya karakterlere burundu diye, onu bundan farkli olarak kabul etmiyoruz.

Acikcasi bir konuda haklisin, ne demek istedigini gercekten anlamiyorum...

Yasinla ilgili; daha onceki mesajinda "baskada cevap vermem" gibi bir ibaren var. Bunu yasina baglayabilecegimi soyledim sadece. Yoksa bu yasinda benden daha zeki, akilli ve parlak oldugun acik.
 

Thetoyman

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
13 May 2014
Mesajlar
88
Tepkime puanı
0
Puanları
0
"Ne sacma basik, bu ne len" diye girdin, simdi "sozluge bakin" diye cikiyorsun.

Insanin ozellikleri genellenemez diyorsun, karakterine, ideolojisine, etnisitesine gore degisik ozellileri olur diyorsun.
.
Kim diyor insanın özellikleri genellenemez. Genel bir insan ifadesi tabiki olabilir. Fakat insan bir öznedir. Özne kendisini tanımlar diyorum.
(Bu kendisini tanımlar derken benim iki değil sekiz kolum vardır. Sonucunu çıkarmamak gerek. Yani bir özne olarak )
İdeolojik ayrılıklar insanın evrimsel sürecinin bıraktığı donanımların bir sonucudur, buna da katılırım.
Yani biyolojik olarak insanın ne olduğunu biliyoruz. Nörolojik olarak beynin çok karmaşık olduğunu vs.
Bu değil mesele, buna tabi katılırım.
Ben insanı tanımlayamazsınız derken kalkıpta bunları aptal gibi reddetmiyordum.
Kadın nedir ? Sorusunun cevabı sadece biyolojik midir ? Hayır. Sosyolojiktir, etimolojiktir, psikolojiktir, gelenekseldir, hukukidir, siyasidir vs. Buna verilen biyolojik cevap bunlara cevap olmaz. Evet kadın dişidir, her ay kanamalı olarak adet görürür ( ki bu sadece bazı gelişmiş maymun türlerinde ve kadınlarda vardır ) doğurgandır, kas yapısı erkeğe göre daha az gelişmiştir, beyninde duygusal empati yönü daha fazla geliştirmiş ( erkek bu yönünü zamanında avcılık yaparken sürekli bastırdığı için ) vesaire...

Simone ablamız şöyle der; " Zenciler " biz zenciler " diye bağırdılar ve haklarını elde ettiler. İşçiler Rusya da " Biz işçiler " diye bağırdılar kendi ülkeleri kuruldu. Kadınlar " Biz kadınlar " diye bağırmadılar, erkek ona " kadın " kavramını verdi, kadın bunu aldı ve " Biz kadınlar " diye bağırdı. " diyor. Burada başka bir olay var...

Beni özne yapan özellikler biyolojik özelliklerim değil. Beni özne yapan özellikler bu biyolojik özellikleri kendimi oluşturmak için kullanmam. Üretiyor olmam, kendi yolumu çizmem, kendimi var etmem vesaire...

güzel teşekkürler herkes fikrini iyi savundu.
"Len" i egeliler kullanır. Yörük köylerinde de kullanılabiliyor. Bursa dayım bursa nın bazı köylerinde de kullanılıyor. Len; hakaret değil ünlemdir :)
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Kim diyor insanın özellikleri genellenemez. Genel bir insan ifadesi tabiki olabilir. Fakat insan bir öznedir. Özne kendisini tanımlar diyorum.
(Bu kendisini tanımlar derken benim iki değil sekiz kolum vardır. Sonucunu çıkarmamak gerek. Yani bir özne olarak )
İdeolojik ayrılıklar insanın evrimsel sürecinin bıraktığı donanımların bir sonucudur, buna da katılırım.
Yani biyolojik olarak insanın ne olduğunu biliyoruz. Nörolojik olarak beynin çok karmaşık olduğunu vs.
Bu değil mesele, buna tabi katılırım.
Ben insanı tanımlayamazsınız derken kalkıpta bunları aptal gibi reddetmiyordum.
Kadın nedir ? Sorusunun cevabı sadece biyolojik midir ? Hayır. Sosyolojiktir, etimolojiktir, psikolojiktir, gelenekseldir, hukukidir, siyasidir vs. Buna verilen biyolojik cevap bunlara cevap olmaz. Evet kadın dişidir, her ay kanamalı olarak adet görürür ( ki bu sadece bazı gelişmiş maymun türlerinde ve kadınlarda vardır ) doğurgandır, kas yapısı erkeğe göre daha az gelişmiştir, beyninde duygusal empati yönü daha fazla geliştirmiş ( erkek bu yönünü zamanında avcılık yaparken sürekli bastırdığı için ) vesaire...

Simone ablamız şöyle der; " Zenciler " biz zenciler " diye bağırdılar ve haklarını elde ettiler. İşçiler Rusya da " Biz işçiler " diye bağırdılar kendi ülkeleri kuruldu. Kadınlar " Biz kadınlar " diye bağırmadılar, erkek ona " kadın " kavramını verdi, kadın bunu aldı ve " Biz kadınlar " diye bağırdı. " diyor. Burada başka bir olay var...

Beni özne yapan özellikler biyolojik özelliklerim değil. Beni özne yapan özellikler bu biyolojik özellikleri kendimi oluşturmak için kullanmam. Üretiyor olmam, kendi yolumu çizmem, kendimi var etmem vesaire...

güzel teşekkürler herkes fikrini iyi savundu.
"Len" i egeliler kullanır. Yörük köylerinde de kullanılabiliyor. Bursa dayım bursa nın bazı köylerinde de kullanılıyor. Len; hakaret değil ünlemdir :)


Insanin kendini ozne olarak tanimlamasinin, insanin tanimiyla ne gibi bir baglantisi var, ben bunu hala cozebilmis degilim.

Insanin kendisini ozne olarak tanimlamasi dedigin, ortaya koydugu yansimalari arka arkaya siralamasi; "boyum bu, kilom bu, goz rengim bu...", yada "ideolojim su, etnisitem bu, karakterimde bu...", veya "cinsiyetim su, toplum icindeki rolum bu, gorevlerim su...".

Burada bahsedilen boyle bir kendini tanimlamak degil. Insanin kendi icerisine bakarak, duygularinin, dusunlerinin ve eylemlerinin kaynagini yoklamasi, ve bu kaynagi tanimlayabilmesi, yada tanimlamaya calismasi. Ve bunu yaptiginda, kendi tanimi, butun insanliga uygulanabilen genel bir tanim olacaktir.

Aydinlanma dedigimiz olayda asagi yukari bu, kendine donup bakabilmek, yoklayabilmek, butun bu toz dumanin arasinda nedir ne degildir, kendini tanimlayabilmek...

Bu gezegendeki herhangi bir canlida olan belkide en nadir, insani farkli kilan belkide tek ozellik bu zaten.

Fakat sen, ortaya koydugun butun yansimalarin alinip bir torbaya konmasina karsi asiri bir tepki gosteriyor, kendini indirgenmis gibi hissediyorsun. O kadar yanlis bir tutum ki. Ben bunca yansimayi, cesitliligi basit bir takim kurallara ve ozelliklere indirgedigimde, onun degersiz oldugunu iddia etmiyorum. Hatta aksine, bu basitlikten bunca karmasiklik nasil ortaya cikabiliyor, nutkum tutluyor, agzim acik baka kaliyorum....
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Fakat sen, ortaya koydugun butun yansimalarin alinip bir torbaya konmasina karsi asiri bir tepki gosteriyor, kendini indirgenmis gibi hissediyorsun. O kadar yanlis bir tutum ki. Ben bunca yansimayi, cesitliligi basit bir takim kurallara ve ozelliklere indirgedigimde, onun degersiz oldugunu iddia etmiyorum. Hatta aksine, bu basitlikten bunca karmasiklik nasil ortaya cikabiliyor, nutkum tutluyor, agzim acik baka kaliyorum....

hiçte yanlış bir tutum değil:) evrimci,maddeci yaklaşımlarının belirlemecilik sevdası bunlar. yok olmuyor insan determinist torbaya sığmıyor. :)

Not: metodolojileri gereği insanı sadece doğal öğelerinden yakalayıp tinsel öğelerini dikkate almamak zorundalar hatta kabul etmemek zorundalar orası ayrı tabiki , yapacak birşey yok:) ama illa mantıklı,açıklanabilir,akla yatkın vs sebepler bulacam diye kasmayada gerek yok bence. hani bazı din uleması bazı şeyleri akla yatkın-mantıklı hale getirmek için kastıkça kasıyor ya, bir nevi ikiside aynı şey:)
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
hiçte yanlış bir tutum değil:) evrimci,maddeci yaklaşımlarının belirlemecilik sevdası bunlar. yok olmuyor insan determinist torbaya sığmıyor. :)

Not: metodolojileri gereği insanı sadece doğal öğelerinden yakalayıp tinsel öğelerini dikkate almamak zorundalar hatta kabul etmemek zorundalar orası ayrı tabiki , yapacak birşey yok:) ama illa mantıklı,açıklanabilir,akla yatkın vs sebepler bulacam diye kasmayada gerek yok bence. hani bazı din uleması bazı şeyleri akla yatkın-mantıklı hale getirmek için kastıkça kasıyor ya, bir nevi ikiside aynı şey:)

Fizik deneylerinin ayni sonuclar ile tekrar edilebildigi bir evren, deterministiktir. Ama evren, evrenin kendisine deterministik. Bize ise zuhursal. Bilim evrenin deterministik oldugunu tespit etmistir, yoksa hesaplanabilir oldugu gibi bir iddiasi yoktur.

Insan deterministik olmasaydi, psikoloji diye bir bilim dali olmazdi. Insanin rahatsizliklarini, hastaliklarini, bozukluklarini, karakter cesitlerini, ideolojilerini, kulturlerini,... kategorize edemezdik. Ama edebiliyoruz, degil mi???
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Fizik deneylerinin ayni sonuclar ile tekrar edilebildigi bir evren, deterministiktir. Ama evren, evrenin kendisine deterministik. Bize ise zuhursal. Bilim evrenin deterministik oldugunu tespit etmistir, yoksa hesaplanabilir oldugu gibi bir iddiasi yoktur.

Insan deterministik olmasaydi, psikoloji diye bir bilim dali olmazdi. Insanin rahatsizliklarini, hastaliklarini, bozukluklarini, karakter cesitlerini, ideolojilerini, kulturlerini,... kategorize edemezdik. Ama edebiliyoruz, degil mi???

Evren deterministik demek çok iddialı oldu . yanılmıyorsam d.humenin bir sözüydü; bir filozofun temel duruşu bilinmezcilik olmalıdır diyordu. kuantum teorisi varken ortada determinist kabuller sallanıyor demektir.ayrıca doğa yasaları olarak şu an belirlenmiş şeyler evreni elbet temsil ederler ancak kendi içinde kısmen temsil ederler bunlar gerçeğe bir yakınlaşmadır ancak tam olarak gerçeğin resmini veremezler.

Psikolojiye gelince..şöyle güzel bir soru var sevdiğim; eğer her insan içinde olduğu çevresel şartların ve toplumun bir ürünü ise nasıl oluyor da aramızdan bazıları diğerlerinin önüne geçebiliyor?neden aynı şartlardakiler belirli bir otonom da aynı tepkileri vermiyor. madde dışında bir cevher taşımayan determinist yasalara bağlı varlıklarsak nasıl?? bazılarımız sınırların /kategorilerin dışına çıkabiliyor? (ilerlememizde böyle oluyor, içimizden bazıları çıkıyor ve bizi ileri taşıyor)

ayrıca psikolojiye göre insan karanlık,sınırsız ve karmaşık bir bilince sahip. bazı kategorileri belirlemiş olması çok fazla şey ifade etmiyor olsa gerek..

not:insan zihninin yapısı ve işleyişinin hala gizemini korumasından faydalanıp insanda -var olduğuna inandığım- tinsel yapının varlığına bunu dayanak yapmak istemiyorum. sizde psikoloji bilimini yapmamalısınız bence. ikisi aynı şey olur gibi:)
 

alpine

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2009
Mesajlar
480
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Evren deterministik demek çok iddialı oldu . yanılmıyorsam d.humenin bir sözüydü; bir filozofun temel duruşu bilinmezcilik olmalıdır diyordu. kuantum teorisi varken ortada determinist kabuller sallanıyor demektir.ayrıca doğa yasaları olarak şu an belirlenmiş şeyler evreni elbet temsil ederler ancak kendi içinde kısmen temsil ederler bunlar gerçeğe bir yakınlaşmadır ancak tam olarak gerçeğin resmini veremezler.

Psikolojiye gelince..şöyle güzel bir soru var sevdiğim; eğer her insan içinde olduğu çevresel şartların ve toplumun bir ürünü ise nasıl oluyor da aramızdan bazıları diğerlerinin önüne geçebiliyor?neden aynı şartlardakiler belirli bir otonom da aynı tepkileri vermiyor. madde dışında bir cevher taşımayan determinist yasalara bağlı varlıklarsak nasıl?? bazılarımız sınırların /kategorilerin dışına çıkabiliyor? (ilerlememizde böyle oluyor, içimizden bazıları çıkıyor ve bizi ileri taşıyor)

ayrıca psikolojiye göre insan karanlık,sınırsız ve karmaşık bir bilince sahip. bazı kategorileri belirlemiş olması çok fazla şey ifade etmiyor olsa gerek..

not:insan zihninin yapısı ve işleyişinin hala gizemini korumasından faydalanıp insanda -var olduğuna inandığım- tinsel yapının varlığına bunu dayanak yapmak istemiyorum. sizde psikoloji bilimini yapmamalısınız bence. ikisi aynı şey olur gibi:)

Kuantum teorisi, determinizme karsi degildir. Bence burada sorun, determinizmin ne oldugunun dogru kavranmayisi. Evrenin deterministik olmasi, onun rastlantisal olmasina engel degildir, ve bunun terside gecerlidir; kuantumun rastlantisal olusu, onun deterministik olmadigini gostermez. Ve fakat zuhursal oldugunu gosterir.

Yani; evren olusur, ve olusumu deterministiktir, fakat ancak olustugu anda deterministiktir...

Bazi insanlar nasil lider olurlar? Her insanin olustugu sartlarin ayni olmasi mumkun degildir. Cunku sartlar dediginiz, insanin hucresel sartlarina kadar, dnasina ve hatta daha detayina kadar gider. Yani, iki insanin, ki buna ikizler bile dahildir, "ayni sartlarin" urunu olmalari mumkun degildir. Daha once ornegini verdim, 2 fare yavrusundan birisini her 1 saatte alip 3 kez oksayip tekrar yerine koyuyorlar. Bunu fareler buyuyene kadar yapiyorlar. Ve sonucta, oksanmis farenin stres hormonu seviyesi, digerine gore daha dusuk oluyor, hayat boyu. Bunun farenin karakteristik yansimalari uzerinde yaratacagi etkileri dusunebiliyormusunuz...

Yani dogasi insani daha ana karninda tek bir hucreyken orselemeye basliyor. Anasinin cocugun dogumuna kadar yedikleri ictiklerini bir yana birakiyorum, gecmisi, o an icinde bulundugu sartlar, gordugu ruyalar bile, bir insanin olusumuna faydali veya zararli katki saglar.

"Dutch Winter" diye gecer, Naziler Holandayi isgal edip yiyecek-icecek ne var ne yok alip Almanyaya goturdukleri sene kitlik oluyor. Bu kitlikta dunyaya gelen cocuklarin cocuklarinda(1970ler) obezite yuksek oranda goruluyor. Cocuk daha ana karninda acligi ogrenince, butun organlari, beyni dahil, bu sartlara gore adapte oluyor. Savas bitip Avrupa Amerikan sermayesi ile semirmeye baslayinca, kitliga gore yesermis insan evladi, bollukta oluyor sana cinar agaci, obez...

Butun bunlara, insanlarin fizyolojik farkliliklarini ekleyin. Sizofren, belli bir geni tasiyan kisilerde daha yuksek oranda gorulur. Fakat bu geni tasiyor olmak, bu kisinin sizofren olacagi anlamina gelmez, sadece tetikleyici etkilere esiginin daha dusuk oldugu anlamina gelir. Bu geni tasiyan kisi ile siz, ayni travmayi gecirseniz, siz 3-5 ay sonra yasaminiza kaldiginiz yerden devam ederken, bu kisi sizoreni ile hayat boyu mucadele etmek zorunda kalacaktir.

Bunun azi var, cogu var. Insanin psikolojisi, toplumun norm olarak kabul ettiginden haylice farkli oldugu zaman, onlari hasta kabul ediyoruz. Fakat kabul edilebilir bir duzeyde farkli ise, onlari bazen "karizmatik" kabul edip "lider" diye peslerine dusuyoruz. Bu insan belkide kapi komusunuz, sizinle asagi yukari ayni etkilere maruz kaliyor, ancak sizi oturdugunuz koltuktan kaldirma gucu olmayan bir etki, komsunun cocugunun genleri sayesinde elde ettigi dusuk esigi asiyor, onu alip cok baska yerlere goturuyor. Onu biraz obsesif kompalsif yapiyor, hayati cok daha duzenli gidiyor, calismalarini cok daha verimli surduruyor, sonucta sizden cok daha ileri bir noktaya gidebiliyor. Bir bakmissiniz; siz hala ayni koltukta oturuyorsunuz, onun icin ise butun yildizlar hizalanmis, adam almis yurumus, "lider" olmus.

Birbirimizden farkli olmamiz o kadar normal ki, zaten farkli olmasaydik, hepimiz ayni olsaydik, iste o zaman deterministik olmadigimiz cikardi ortaya. Soz konusu olan ayni yada farkli olmamiz degil. Farkli oldugumuz zaten ortada. Soz konusu olan, farkliliklarimizin gosterdigi egilimlerdir. Yani insanin spekturuma bir can egrisi gibi yansimasidir.

Bizi bir sinus grafigi gibi bu dogaya basan nedir?
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst