Fârâbî *

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Bilim İnsanları kategorisinde Discorium tarafından oluşturulan Fârâbî * başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 1,055 kez görüntülenmiş, 4 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Bilim İnsanları
Konu Başlığı Fârâbî *
Konbuyu başlatan Discorium
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Objectivity

Discorium

Üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ağu 2018
Mesajlar
111
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
118
farabi-kimdir-kisa-biyografisi-farabi-hayati-ve-eserleri.jpg


Türk asıllı İslam felsefecisidir. Asıl adı Ebu Nasr Muhammed bin Tahran bin Uzlug olan ve Batı kaynaklarında "Alpharabius" adıyla anılan Farabi, Türkistan'ın Farab (Otrar) kentinde doğduğu için Farabi (Farablı) diye anılır.
İlk öğrenimini Farab'da, medrese öğrenimini Rey ve Bağdat'ta gördükten sonra, Harran'da felsefe araştırmaları yaptığı yıllarda tanıştığı Yuhanna bin Haylan'la birlikte Aristoteles'in yapıtlarını okuyarak gezimciler okulunun ilkelerini öğrendi. Halep'te Hemedani hükümdarı Seyfüddevle'nin konuğu oldu.

Arap ülkelerinde yaşamış, Türk kimliğini ve Türk törelerini ölünceye kadar bırakmamış olan Farabi'yi anlatan kitaplar, İslam aleminde Ebul Hasan el-Beyhaki, İbn-el-Kıfti, İbn Ebu Useybiye, İbn el-Hallikan adlı yazarlar tarafından Farabi'nin ölümünden birkaç yüzyıl sonra gerçekleştirildi. Ama bu yapıtlar, birer araştırma olmaktan çok, Farabi'yle ilgili söylenceleri derliyor,bir felsefeciyle değil, bir ermişi açıklıyordu.

Aristotales'in ortaya attığı madde ve suret kavramını hiçbir değişiklik yapmadan benimseyen, eşyanın oluşumunda, yani yaradılışta madde ve sureti iki temel ilke olarak gören Farabi'nin fiziği de, metafiziğe bağlıdır. Buna göre, evrenin ve eşyanın özünü oluşturan dört öğe (toprak, hava, ateş, su) ilk madde olan el-aklül-faalden çıkmıştır Söz konusu dört öğe, birbirleriyle belli ölçülerde kaynaşır, ayrışır ve içinde bulunduğumuz evreni (el-alem) oluştururlar.

Farabi, ilimleri sınıflandırdı. Ona gelinceye kadar ilimler trivium (üçüzlü) ve quadrivium (dördüzlü) diye iki kısımda toplanıyordu. Nahiv, mantık, beyan üçüzlü ilimlere; matematik, geometri, musiki ve astronomi ise dördüzlü ilimler kısmına dahildi. Farabi ilimleri; fizik, matematik, metafizik ilimler diye üçe ayırdı. Onun bu metodu, Avrupalı bilginler tarafından kabul edildi.

Hava titreşimlerinden ibaret olan ses olayının ilk mantıklı izahını Farabi yaptı. O, titreşimlerin dalga uzunluğuna göre azalıp çoğaldığını deneyler yaparak tespit etti.Bu keşfiyle musiki aletlerinin yapımında gerekli olan kaideleri buldu. Aynı zamanda tıp alanında çalışmalar yapan Farabi, bu konuda çeşitli ilaçlarla ilgili bir eser yazdı.

Farabi insanı tanımlarken "alem büyük insandır; insan küçük alemdir." Diyerek bu iki kavramı birleştirmiştir. İnsan ahlakının temeli, ona göre bilgidir; akıl iyiyi kötüden ancak bilgiyle ayırır. İnsan için en yüksek en yüksek erdem olan bilgi, insan beyninin çalışması sonucu elde edilemez; çünkü tanrısaldır, doğuştandır (Vehbi).

Bilimin ise üç kaynağı vardır: Duyu; akıl; nazar. Bilimler ikiye ayrılırlar: Kurumsal (nazari) bilimler; uygulamalı (ameli) bilimler. Ahlak, siyaset, müzik, matematik uygulamalı bilimlere girer. Toplumlarda öz bakımından ikiye ayrılırlar: Erdemli toplumlar ve erdemsiz toplumlar. Bu toplumları yöneltecek en kusursuz devletse, bütün insanlığı kapsayan dünya devletidir.
Eserleri:
İki Felsefeci Arasındaki Düşüncelerin Uzlaştırılması
Ele Alınan Kaynakların Kaynakları
Hikmetlerin Özleri
Erdemli Toplumun İlkeleri Üstüne Kitap
Aklın Anlamları
Bilimlerin Sayımı
Büyük Müzik Kitabı
Müziğe Giriş
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
"Hiçbir şey kendi kendisinin nedeni olamaz çünkü nedenin kendisi, oluşandan öncedir."

Fârâbî
 

M3CSL

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ağu 2016
Mesajlar
258
Tepkime puanı
30
Puanları
28
İnsan ahlakının temeli, ona göre bilgidir; akıl iyiyi kötüden ancak bilgiyle ayırır. İnsan için en yüksek en yüksek erdem olan bilgi, insan beyninin çalışması sonucu elde edilemez; çünkü tanrısaldır, doğuştandır (Vehbi).
Sokratesle ne kadarda benzeşiyor, Ancak metafizik taraftamı farklılaşıyor yada Sokratesi anlatan kitaplar o taraftan baktığı için(taraflı anlatım) mi bilemedim
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
İnsan ahlakının temeli, ona göre bilgidir; akıl iyiyi kötüden ancak bilgiyle ayırır. İnsan için en yüksek en yüksek erdem olan bilgi, insan beyninin çalışması sonucu elde edilemez; çünkü tanrısaldır, doğuştandır (Vehbi).
Sokratesle ne kadarda benzeşiyor, Ancak metafizik taraftamı farklılaşıyor yada Sokratesi anlatan kitaplar o taraftan baktığı için(taraflı anlatım) mi bilemedim

Yazdıkların vesilesi ile şu konuya açıklık getirmekte fayda var. Öğretiler arasındaki benzerliğin nedeni aynı kaynaktan geliyor olmalarıdır yani Yahudilik içinde şu var ya da Şamanizm ile aynı, taklitçilik bu diyenler şu gerçeği çok iyi anlamalıdır: Farklı zamanlarda farklı toplumlara gelen tüm bu öğretiler, o günün koşullarına göre özünde aynı mesajı içerir fakat toplumun ihtiyaçlara göre de farklılık barındırmaktadır. Taklitçilik yoktur sonuçta kaynak aynıdır.

Antik Çağ Filozofları ile İslam tasavvufunun ya da İslam düşünürlerinin benzerlik gösterme sebebi de aynı kaynağa bağlı olmalarıdır.

Filozoflar da birbirlerinden etkilenmiş, yeri gelmiş karşı çıkmıştır fakat bu zaten olması gerekendi yani bu insanlar robot değillerdi ve öncekinin üzerine yeni bir şey katmaya çalıştılar fakat tabii bazı konularda yanılanlar da olmuştur.
 
Son düzenleme:

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
"İnsan, bazen bir tesadüfle güzel işler yapar. Bazen de bu güzel işleri isteyerek değil, herhangi bir baskı altında yapmış olur. Böyle yapılan işler, mutluluk getirmez."

"Mutluluğa iyi bir ahlaka sahip olunarak ulaşılabilir. Mutlu bir insan iyi bir ahlaka sahiptir, iyi bir ahlaka sahip olan ise mutludur. Fiillerin ve insan nefsinde bulunan şeylerin iyi ya da kötü olmasına vasıta olan şeye “ahlak” denilir. İnsanda iyi fiillerin, nefse ârız olan iyi şeylerin meydana gelmesine neden olan iyi ahlak, kötü fiillerin meydana gelmesine sebep olan da kötü ahlaktır." (Tenbîh Alâ Sebîli’s – Saâde)

Fârâbî
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst