- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 14 Eki 2022
- Mesajlar
- 318
- Tepkime puanı
- 25
- Puanları
- 28
- Konum
- dünya
- Üniversite Bölümü
- Sosyoloji
- Ünvan
- dünyalı
Çürük binalar inşa eden, bu binalar depremde yıkılan yahut deprem falan olmadan durup durduğu yerde yıkılan müteahhitler katildir.
Böyle binalara oturma ruhsatı verenler katildir.
Deprem bölgesinde, kanunların ve nizamların izin vermemesine rağmen bin türlü alavere dalavere ile fazla kat çıkılmasına izin verenler katildir.
Depremde yıkılacak çürük binalara af çıkartanlar katildir.
Deprem beklenen bir bölgede, ilk depremde yıkılacak ve içindekilere mezar olacak binalarda oturulmasına izin veren, göz yumanlar katildir.
İlk şiddetli veya orta şiddetli depremde yıkılacak binalarda çoluk çocuğuyla umursamazca oturanlar intihara niyet etmişlerdir.
Fay hattının tam üzerine bina yapımına izin verenler canidir.
İstanbul'da on binlerce binanın zemin katlarındaki kolonlar kaldırılmış, geniş mekanlar açılmış; dükkanlar, lokantalar, pastaneler, iş yerleri yapılmıştır. Bunlar ilk şiddetli zelzelede çökebilir, çökecektir. Bunları yapanlar, bunlara izin verenler, bunlara göz yumanlar bir tür katildir, canidir.
12'nci yıldönümünü idrak ettiğimiz büyük 17 Ağustos zelzelesinde on binlerce bina yıkıldı, kimisi yassıkadayıf gibi çöktü, kimisi yana yattı, elli bin vatandaş öldü, büyük facialar oldu. (Gerçek ölü sayısı 50 bindir...) Bunca facianın, ölünün, yıkılan binanın suçlusu olarak Veli Göçer adında bir müteahhit tutuklandı, hapse mahkum edildi. Böylece adalet yerini buldu. Adalet adalet adalet!... Ah adalet!..
İstanbul büyük depremini bekliyor.
Marmara bölgesi büyük depremini bekliyor.
Deniz kumuyla yapılmış çürük binalar yıkılmayı bekliyor.
Kaçak katlı binalar yıkılmayı bekliyor.
Alt katlarındaki kolonlar kaldırılmış binalar yıkılmayı bekliyor.
Deprem kuşağında depreme dayanıklı olarak yapılmamış bilcümle binalar yıkılmayı bekliyor.
Bütün deprem uzmanları koro halinde büyük olacaaaak diye bağırıp duruyor.
Bilinçaltımızda küllenmiş deprem korkusu var ama aldırmıyoruz.
Japonya'da sık sık deprem oluyor, orada bütün tedbirler alınmıştır. Bardaklar bile depremde kırılmayacak şekilde muhafaza edilmektedir.
Son tsunami felaketinde Japon halkının sabrı, metaneti, disiplini, ahlakı, feragati, azmi, fazileti bütün dünyayı hayran bıraktı.
Biz Japonlar gibi miyiz?
İstanbul halkı için bir "Deprem Andı" metni yazılmalıdır. Herkes her sabah bu metni okumalıdır. Milyonlarca nüshası görülecek yerlere asılmalıdır.
"Ben bir İstanbulluyum... Yaklaşan büyük depremi bekliyorum... Tedbirsizim... Hazırlıksızım... Vurdum duymazım... vs vs..."
Böyle binalara oturma ruhsatı verenler katildir.
Deprem bölgesinde, kanunların ve nizamların izin vermemesine rağmen bin türlü alavere dalavere ile fazla kat çıkılmasına izin verenler katildir.
Depremde yıkılacak çürük binalara af çıkartanlar katildir.
Deprem beklenen bir bölgede, ilk depremde yıkılacak ve içindekilere mezar olacak binalarda oturulmasına izin veren, göz yumanlar katildir.
İlk şiddetli veya orta şiddetli depremde yıkılacak binalarda çoluk çocuğuyla umursamazca oturanlar intihara niyet etmişlerdir.
Fay hattının tam üzerine bina yapımına izin verenler canidir.
İstanbul'da on binlerce binanın zemin katlarındaki kolonlar kaldırılmış, geniş mekanlar açılmış; dükkanlar, lokantalar, pastaneler, iş yerleri yapılmıştır. Bunlar ilk şiddetli zelzelede çökebilir, çökecektir. Bunları yapanlar, bunlara izin verenler, bunlara göz yumanlar bir tür katildir, canidir.
12'nci yıldönümünü idrak ettiğimiz büyük 17 Ağustos zelzelesinde on binlerce bina yıkıldı, kimisi yassıkadayıf gibi çöktü, kimisi yana yattı, elli bin vatandaş öldü, büyük facialar oldu. (Gerçek ölü sayısı 50 bindir...) Bunca facianın, ölünün, yıkılan binanın suçlusu olarak Veli Göçer adında bir müteahhit tutuklandı, hapse mahkum edildi. Böylece adalet yerini buldu. Adalet adalet adalet!... Ah adalet!..
İstanbul büyük depremini bekliyor.
Marmara bölgesi büyük depremini bekliyor.
Deniz kumuyla yapılmış çürük binalar yıkılmayı bekliyor.
Kaçak katlı binalar yıkılmayı bekliyor.
Alt katlarındaki kolonlar kaldırılmış binalar yıkılmayı bekliyor.
Deprem kuşağında depreme dayanıklı olarak yapılmamış bilcümle binalar yıkılmayı bekliyor.
Bütün deprem uzmanları koro halinde büyük olacaaaak diye bağırıp duruyor.
Bilinçaltımızda küllenmiş deprem korkusu var ama aldırmıyoruz.
Japonya'da sık sık deprem oluyor, orada bütün tedbirler alınmıştır. Bardaklar bile depremde kırılmayacak şekilde muhafaza edilmektedir.
Son tsunami felaketinde Japon halkının sabrı, metaneti, disiplini, ahlakı, feragati, azmi, fazileti bütün dünyayı hayran bıraktı.
Biz Japonlar gibi miyiz?
İstanbul halkı için bir "Deprem Andı" metni yazılmalıdır. Herkes her sabah bu metni okumalıdır. Milyonlarca nüshası görülecek yerlere asılmalıdır.
"Ben bir İstanbulluyum... Yaklaşan büyük depremi bekliyorum... Tedbirsizim... Hazırlıksızım... Vurdum duymazım... vs vs..."