Ateizm Militanlığı Üzerine (Richard Dawkins)

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Belgesel kategorisinde Ferdinand Bardamu tarafından oluşturulan Ateizm Militanlığı Üzerine (Richard Dawkins) başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 5,235 kez görüntülenmiş, 36 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Belgesel
Konu Başlığı Ateizm Militanlığı Üzerine (Richard Dawkins)
Konbuyu başlatan Ferdinand Bardamu
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Ferdinand Bardamu

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
[video=youtube;dbT_al4PomE]http://www.youtube.com/watch?v=dbT_al4PomE[/video]




Evrim teorisi tanrısızlık mıdır? Bilim ile inanç sistemleri çatışır mı?.Darwin ateist miydi?Bilim adamlarının arasında bir yaratıcıya inananların oranı nedir? Eğitim düzeyi yükseldikçe inanç zayıflar mı?Ateistler ne yapmalı?
 

paslıçivi

Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Şub 2012
Mesajlar
153
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
"evrim bilimi tanrıtanımazdır"..

evet bu cümleyi sayın Dawkins sarfediyor, hemde biyolog bir biliminsanı olarak..
"bilim insanı olmak"la varoluşa "bilimsel bakmak" farkı burda çok daha iyi ortaya çıkıyor..
evrim bilimi pozitif bilimin bir altdalıdır..
pozitif bilim hiç bir makalesinde "ben tanrıtanımazım" diye deklerasyon vermez..
peki pozitif bilim neyin deklerasyonunu verir?
-gözlemeleyebildiği somutun deklarasyonunu
peki tanrı gözlem verenmidir?
-tabii ki net bir şekilde hayır..
pozitif bilim gözlem vermeyen hakkında deklerayosn yaparmı?
-yapmaz tabii ki
ama ikinci benlikte yaşayan ve varoluşa inançsal bakmak zorunda kalan insanoğlu işte bilimi böyle çekiştirip durur,
idealistler kendine, materyalistler kendine..
kimse o güzelim sessiz sedasız bilimi kendi haline bırakmaz..
idealist ve materyalistler pozitif bilimde mutlaka kendi ideolojilerini destekleyen argümanlar bulup bunu bilimin deklarasyonuymuş gibi yapıştırırlar..
idealist birinin bilimi kendine alet etmesiyle materyalist birinin bilimi kendi ideolojisine alet etmesi arasında fark yoktur..
çünkü her iki taraf da varoluşa inançsal/varoluşa anlam verme tabanlı bilinçaçıklığından baktığı için bilim gibi güçlü bir desteğe ihtiyaç duyarlar..

pozitif bilimin tüm altdalları "somuttan soyuta gider", yani gözlem verenden başlar ve ayrıntılar araştırılıp soyutlanır..
pozitif bilime soyutçuluk örneği olan tanrı kavramını bulaştırmak; bir dincinin bilime bakıp ta -"herşey tanrıyı kanıtlıyor" demesinden farklı değildir..

peki insanoğlu niçin böyle davranmaktadır? çünkü henüz özüne ulaşamadı, binlerce yıl önce özünden çalındı, kendine yabancılıştırıldı..
kendine yabancılaşan insanoğlu gerçek özünden gelen tatmini de kaybettiği için böyle ideolojilerle kendini kandırıp tatmin etmek zorunda şimdilik..
insanoğlu evrimi devam ettikçe kendini bulan insan bilimi rahat bırakıp epistemolojik gerçeklikte insana yakışır tarzda davranmayı ve yaşamayı öğrenecektir..

o güne kadar da bu hastalıklı arageçiş formunda yaşamak zorunda ve kendi türü arasında bölünmeye, bozgunculuğa devam edecektir..
bu kadar bölünmüşlüğün içinde bir ateizm yoktu/eksikti, Dawkinsin peygamberliğinde inşallah bir de ateist ümmetimiz olacak bu gidişle..
günümüze kadar dünya idealistti ve idealizmin alt dallarında bir bölünmüşlük vardı..
önümüzdeki yüzyıllar materyalizmin güçlenmesiyle idealizm-materyalizm bölünmesi ve bozgunculuğu yaşayacağız sanırım..


ama tüm bunlara rağmen ben umutsuz değilim,
insanoğlu bir gün saf/sade insan olmaya evrilecektir..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Bilim materyalisttir. Madde ile ilgilenir.Bu nedenle onu materyalist çerçevede değerlendirmek olması gerekendir;onu idealist bir bakışla değerlendirmek ise bilimi, bilim olmaktan çıkarmaktır. Bu ikisi aynı şeymiş gibi yaklaşmak hatalıdır.

Elbette bilim deklare etmez, bilim adamları deklare eder tanrıtaımazlığı. Bilim kendi adına konuşabilecek birşey değildir; çünkü bilim adamları tarafından icra edilen bir kavramdır.Kavramlar konuşamazlar.Onlara insanmış gibi yaklaşmak fantastiktir. Bilim adamlarının ezici çoğunluğu inançsızdırlar. Bilimle uğraşanlar olmadan bilim de olmayacağından varın çıkarımı siz yapın.

Bilim gözlemlenebilen ile yetinmez.Bilmiyorum ama siz böyle şeyleri nereden öğreniyorsunuz?Hayattan kopuk mu yaşamaktasınız anlamış değilim. Sürekli bir gözlemdir tuttutmuşsunuz. Yahu hiç bilim tarihi yahut felsefe tarihi okumadınız mı?Bilimin tek yönü gözlem değildir.O halde nasıl oluyor da gözlemlenememiş Higgs bozonu denen bir parçaçıcığın var olması gerekliliği teoriye girebiliyor? Teoriye girdikten sonra CERN deneylerinde varlığı gözlemlenmeye çalışılıyor? Önce olması gerektiği idrak ediliyor, devamında gözlem ile ispatlanmaya çalışılıyor.Üstelik bu bugüne ait bir durum da değildir. Gözlemden yola çıkılır, teorileştirilir,gözlemin ötesine geçilerek gözlemlenemeyene ulaşılır.İnsan teknolojik açıdan gözleyecek yeterliliğe eriştiğinde, teorinin kendi içerisindeki doğruluğu pratikte sınanır.Yani bilimin izlediği süreç budur ve bu süreç ayan beyan ortadadır. Bilim gözlemden yola çıkar ancak orada kalmaz.
 

paslıçivi

Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Şub 2012
Mesajlar
153
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Bilim materyalisttir. Madde ile ilgilenir.Bu nedenle onu materyalist çerçevede değerlendirmek olması gerekendir;

bilimin materyalist olduğunu ben de söylüyorum, aksi zaten düşünülemez.. gözlem veren derken kastedilen de budur, varoluşta bir tek madde gözlem verdiği için pozitif bilim fizik kimya biyoloji anabaşlıklarıyla maddeyi inceler ve ayrıntılarını soyutlar.. tabii burda materyalizmi maddeyi tek töz almaktan bahsediyoruz, yoksa insanoğlunun sahiplendiği savunduğu ve bir ideoloji olan materyalizmden bahsetmiyoruz.. çünkü ideolojiler bir tek insanoğluna has ve aittir, insandışı kavram ve varlıkların ideolojileri olmaz..

Elbette bilim deklare etmez, bilim adamları deklare eder tanrıtanımazlığı.

burda vurgulanan tanrıtanımazlık sadece ve sadece insanoğlu türüne has bir düşünce tarzıdır.. insandanöte, insandışı bir varlık ve kavramın tanrıtanımazlığı olmaz, anlamsızdır, buna pozitif bilim de dahildir.. pozitif bilime tanrıtanımazlığı yüklersek sokakta dolaşan kedi köpek de tanrıtanımazdır, ağaçlar böcekler çiçekler de tanrıtanımazdır.. çünkü insan haricinde hiç bir kavram ve varlık tanrıtanımazlığını/tanırlığını dile getirme yetisine sahip değildir.. pozitif bilim sokaktaki kedi köpek gibi "tanrıtanımaz değil tanrıdan bağımsız" kavram ve olgulardır.. kedi köpeğin nasıl tanrıyla bir sorunu yoksa bilimin de tanrıyla bir sorunu yoktur.. tanrıyla bağı olan tek varlık türü buna dile getiren insanoğludur.. çünkü gözlem vermeyen tanrı kavramını ortay atanda onu sahiplenip varlamaya yada yadsıyıp yoklamaya çalışanda bir tek tür insanoğludur..


Bilim adamlarının ezici çoğunluğu inançsızdırlar.
bu konuda yapılmış istatistiki bir çalışma varmı bilmiyorum ama inançsızlık tanrıtanımazlık/ateizm değildir.. bildiğim kadarıyla bilim adamlarında agnostisizm felsefesi ağırlıktadır ama bilim adamlarının pozisyonu ne olursa olsun bu durum biliminsanını bağlar bilimi değil.. pozitif bilim tanrıtanımaz değil tanrı kavramından "bağımsız" bir olgudur..

o tanrıtanımaz bilimadamları tanrı konusunda bilimsel bir litertaür yayınlasınlar bakalaım oluyormu :) bilimde tez hipotez teori vardır ve bunların hiç birinde tanrı kavramını işleyip bir deklerasyon/literatür yayınlayamazsınız, yayınlatmazlar, bilim çevresince sadece dışlanırsınız.. ama bu durum biliminsanın tanrıyla bir bağı ve felsefesi olmayacağı anlamında değildir, sadece o biliminsanını bağlar, bilimi değil.. hiç bir biliminsanı kendi felsefesini keyfince bilime dayatamaz ve yamamayaz, çünkü bilim böyle soyutçuluk örneği olan kavramlarla ilgilenmez, görüş bildirmez, tez hipotez teori hazırlamaz, hazırlanmasına müsaade etmez.. pozitif bilim sadece gözlem verenle/maddeyle ilgilenir ve sürekli onu detayladırmaya çalışıp soyutlar.. yani kökeni her daim somut olmak zorundadır, somuttan köken alıp soyuta türevlenir.. tanrı kavramının köken alacağı somut bir fenomen yoktur.. o yüzden tanrı direk soyuttan köken alır ve soyutçuluk örneğidir.. soyutçuluk kavramlarıyla da insanoğlu cebelleşir bilim değil..

Bilim gözlemlenebilen ile yetinmez.Bilmiyorum ama siz böyle şeyleri nereden öğreniyorsunuz?Hayattan kopuk mu yaşamaktasınız anlamış değilim. Sürekli bir gözlemdir tuttutmuşsunuz. Yahu hiç bilim tarihi yahut felsefe tarihi okumadınız mı?Bilimin tek yönü gözlem değildir.O halde nasıl oluyor da gözlemlenememiş Higgs bozonu denen bir parçaçıcığın var olması gerekliliği teoriye girebiliyor? Teoriye girdikten sonra CERN deneylerinde varlığı gözlemlenmeye çalışılıyor? Önce olması gerektiği idrak ediliyor, devamında gözlem ile ispatlanmaya çalışılıyor.Üstelik bu bugüne ait bir durum da değildir. Gözlemden yola çıkılır, teorileştirilir,gözlemin ötesine geçilerek gözlemlenemeyene ulaşılır.İnsan teknolojik açıdan gözleyecek yeterliliğe eriştiğinde, teorinin kendi içerisindeki doğruluğu pratikte sınanır.Yani bilimin izlediği süreç budur ve bu süreç ayan beyan ortadadır. Bilim gözlemden yola çıkar ancak orada kalmaz.

sayın bardamu; yukarıdaki paragraflarda da açıkladım ama siz "somuttan soyuta gitmek" derken neyin vurgulandığını anlıyor musunuz?

higgs bozonu somuttan soyuta giderken ortaya çıkan bir teorimi midir yoksa tanrı gibi direk soyuttan mı köken alır? bunu algıladığınızda somuttan soyuta gitmekle soyuttan somuta gitmek arasındaki o farkın farkındalığına erişirsiniz ki bu sizin okuduğunuz okuyacağınız yüzlerce kitaptan daha faydlı bir aydınlanma sağlar size.. zamanında çok kitap okudum hala zaman zaman okurum ama artık benim için birinci derecede önemli olan şey yaşamın kendisidir, ölüm gelmeden evvel ıskalanmaması gerekliliğidir..
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
[video=youtube;dbT_al4PomE]http://www.youtube.com/watch?v=dbT_al4PomE[/video]




Evrim teorisi tanrısızlık mıdır? Bilim ile inanç sistemleri çatışır mı?.Darwin ateist miydi?Bilim adamlarının arasında bir yaratıcıya inananların oranı nedir? Eğitim düzeyi yükseldikçe inanç zayıflar mı?Ateistler ne yapmalı?

komedyen desen değil,şarlatan desen değil peki ne anlatmaya çalışıyor bu adam,ucuz amerikan esprileri de en az kendisi kadar sevimsiz..demek ki bu evrimcilere has bir şey,bilimle uğraşmak yerine idrak edemedikleri ve çözemedikleri evren bilimini kendilerine mal edip,sanki ateist ve evrimci olmayan hiç kimse evreni çözemeyecekmiş gibi kendilerini üstün bir konuma yerleştirip saçma sapan fikirleriyle onun bunun tanrısını alaya almak..aşağılık insanlar..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
burda vurgulanan tanrıtanımazlık sadece ve sadece insanoğlu türüne has bir düşünce tarzıdır.. insandanöte, insandışı bir varlık ve kavramın tanrıtanımazlığı olmaz, anlamsızdır, buna pozitif bilim de dahildir.. pozitif bilime tanrıtanımazlığı yüklersek sokakta dolaşan kedi köpek de tanrıtanımazdır, ağaçlar böcekler çiçekler de tanrıtanımazdır.. çünkü insan haricinde hiç bir kavram ve varlık tanrıtanımazlığını/tanırlığını dile getirme yetisine sahip değildir..

Paslıçivi birincisi şunlar şunlar aynıdır; çünkü bunlar insan değildir gibi genellemenin çürük temelli olduğu kulakta bıraktığı yavvanlıktan anlaşılıyor. Bilim ile sokaktaki kedi ve köpeğin insan olmamasından yola çıkarak vardığınız sonucun doğru olabilmesi mucize olurdu. Bunların aralarındaki farklar, ortaklıklarına göre bir evren büyüklüğündedir. Bilim tanrıdan bağımsızlığını, bilim adamlarının mücadeleleri ile elde etmiştir. Ben kedi ve köpeklerin böyle bir mücadelesini duymadım örneğin. Diyorum siz bilim tarihini okumamışsınız diye.Yoksa az buçuk köşesinden tutumuş bir kişi, bilimin din ile mücadelesini ve bu mücadelenin bugün de sürdüğünü kolayca tespit edebilirdi.

bu konuda yapılmış istatistiki bir çalışma varmı bilmiyorum ama inançsızlık tanrıtanımazlık/ateizm değildir.. bildiğim kadarıyla bilim adamlarında agnostisizm felsefesi ağırlıktadır ama bilim adamlarının pozisyonu ne olursa olsun bu durum biliminsanını bağlar bilimi değil.. pozitif bilim tanrıtanımaz değil tanrı kavramından "bağımsız" bir olgudur..

Paylaştığım videodan bir kaç cümlede oranlar verilmiştir. İnternet üzerinden ayrıntılı bir şekilde bu istatistiklere ulaşılabilir. Agnostisizm bana göre utangaç ateizmdir. Ateist kelimesinin imajını düşünürsek, kulağı direkt tutmak yerine diğer taraftan tutmak gibi bir seçenektir agnostiklik. İşte pozitif bilim dediğinizin tanrıdan bağımsızlığı, bilim insanlarının kelleleri pahasına mücadeleleri ile söz konusu olmuştur.Bir şeyin önünü ve arkasını bileceğiz ki doğru yorumlar yapabilelim.

o tanrıtanımaz bilimadamları tanrı konusunda bilimsel bir litertaür yayınlasınlar bakalaım oluyormu bilimde tez hipotez teori vardır ve..

Siz hep yüzey ile meşgul oluyorsunuz. Bilim ve din arasındaki mücadele ki bu eşyanın tabiatı gereği insanların mücadelesidir, tarihten günümüze yaşananlar ortadadır. Bilim ile meşgul olan insanların çoğunluğu tanrıya inanıyor değildirler. Bunların illa çıkıp da tanrı yoktur gibi bir beyanat vermelerini beklemek, bir deklerasyon imzalamalarını vs beklemek, yüzey ile meşgul olmaktır. Bir kişi çok ayrıntılı olmayan bir araştırma yapsa dahi neyin ne olduğunu anlamaması söz konusu değildir.Burada birşeyin dayatması yok.Mevcut olanın tespiti var. Ben buna dikkat çekiyorum, siz de konuyu bilim insanlarının fantastik deklerasyonuna getiriyorsunuz.


higgs bozonu somuttan soyuta giderken ortaya çıkan bir teorimi midir yoksa tanrı gibi direk soyuttan mı köken alır? bunu algıladığınızda somuttan soyuta gitmekle soyuttan somuta gitmek arasındaki o farkın farkındalığına erişirsiniz ki bu sizin okuduğunuz okuyacağınız yüzlerce kitaptan daha faydlı bir aydınlanma sağlar size.. zamanında çok kitap okudum hala zaman zaman okurum ama artık benim için birinci derecede önemli olan şey yaşamın kendisidir, ölüm gelmeden evvel ıskalanmaması gerekliliğidir..

Paslıçivi sizin felsefe ile pek ilginiz olmadığından ki bu sizin kendi ifadeniz, tabi Bilimsel Sosyalizm açısından somuttan soyuta, oradan tekrar somuta giden bir sürecin neticesinde bilginin oluştuğu ifadesini de bilmemeniz doğal. Kısacası sizin somuttan soyuta ifadeniz bir bilimsel sosyalist için "bu da laf mı yani" denecek türdendir ve çok basit bir bilgidir. Kaldı ki bu o kadar basit bir bilgidir ki kolay kolay kimsenin itiraz etmeyeceği ve tartışmayacağı bir bilgidir.Başka bir açıdan bakacak olursak, bu o kadar basit bir bilgidir ki bunu (elle tutulur bir biçimde) tartışmaya açabilmek, yüksek bir kabiliyet ve birikim gerektirir.Yazılarımda da somuttan kaynaklanmazın ifadesi olmadığı gibi iması dahi yoktur.Kendi kendimize bir takım hayali münakaşalara girerek vakit kaybetmeyelim..3 nolu mesajımı bitirirken söylediğim gibi "Bilim gözlemden (açayım çünkü anlamamışsınız. Somut birşeyin gözlemi olur.Yani gözlemden yerine somuttan koyun) yola çıkar; ancak orada kalmaz. Bakın çıktığı yerde sorun yok. Sizin süreci gözleme indirgeme zorlamanıza itiraz var.


İLk filozof ve bilim adamı arke tipi Thales'tir.Thales'in adını bu kadar çok duymamızın nedenlerinden bir tanesi, geometriye ispat fikrini sokmasıdır. Geçmişin matematiksel düşüncesi geometri üzerinden kurlmuştur.Kısacası matematik = geometridir.Şİmdi Thales ispat gibi öyle bir şey getirmiştir ki yeni olan, sonrasında gelenlere de yeni bir yol açmıştır. Matematiksel ispat sayesinde, teorinin gözlemin sınırlılığından kurtulabilmesi mümkün olmuştur. Bir teoriyi kendi içerisinde matematiksel yöntemler ile doğrulama yöntemi, insanoğlunun hayal gücünü ivmelendirmiş, gözlemden bağımsız olarak da örneğin gözleyemeyeceği şeyler hakkında da teoriler inşa etmesini mümkün kılmıştır. Bakın Thales M.Ö 6. yüzyılda yaşamış bir kimsedir.Kısacası bu zamandan itibaren salt gözlemlemek gibi bir şey söz konusu değildir. Yani aşağı yukarı 2500 yıllık bir bilinirlikten sizin halen haberiniz yoktur. Bilimin bilim olduğu süreçte örneğin Pisagorcular salt bu matematiksel yöntem ile ilgilenmiş ve gözlemden kopmuşlardır. Günümüze daha yakın zamanlara gelindiğinde ise salt gözleme dayanan ve teorik kısmı kısmen yadsıyan deneyciler ortaya çıkmıştır.Bugün bizim bilim dediğimiz şey ise bu ikisinin; yani teori ve pratiğin, gözlemin ve salt akılsal düzeyde olanın birlikteliğinden
oluşmaktadır. Bilimi salt gözleme indirgemek yahut salt akılsal düzeye, teoriye indirgemek, bilimi bilim olmaktan çıkartmaktır. Bu nedenle, bilimin somuttan hareket ettiği gibi bir bilgi, dünyanın güneş etrafında dönüşü kadar basit bir bilgidir. İnsanlık bunun üzerinde durmamaktadır bile.Mesele sürecin tamamını görme meselesidir. Bir kısmına saplanıp kalmamalı insan.
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
komedyen desen değil,şarlatan desen değil peki ne anlatmaya çalışıyor bu adam,ucuz amerikan esprileri de en az kendisi kadar sevimsiz..demek ki bu evrimcilere has bir şey,bilimle uğraşmak yerine idrak edemedikleri ve çözemedikleri evren bilimini kendilerine mal edip,sanki ateist ve evrimci olmayan hiç kimse evreni çözemeyecekmiş gibi kendilerini üstün bir konuma yerleştirip saçma sapan fikirleriyle onun bunun tanrısını alaya almak..aşağılık insanlar..

Karpuz kabuğu denize düştü. İlk müminimiz aşağılık insanlar biçiminde saldırıyı başlattı.Buyurun recm organizasyonuna hepiniz davetlisiniz. Buradan cem evi yakmaya gideceğiz.Yol üstünde bir kaç kilise de taşlarız. Finalde de Aziz Nesin'in mezarına dışkılama aktivitesi var.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Karpuz kabuğu denize düştü. İlk müminimiz aşağılık insanlar biçiminde saldırıyı başlattı.Buyurun recm organizasyonuna hepiniz davetlisiniz. Buradan cem evi yakmaya gideceğiz.Yol üstünde bir kaç kilise de taşlarız. Finalde de Aziz Nesin'in mezarına dışkılama aktivitesi var.

paylaştığın videoyu iyi izlemedin galiba...son beş dakikalık bölümü bir daha izle...inananlardan nefret ettiğini söyleyen konuşmacının ta kendisi,ve 11 eylül olaylarıyla dinleri bağdaştırarak saygı duymamaktan bahseden de kendisi..sizde yangına körükle gelmişsiniz hoş valla..ne kadar da alıngansınız,adamın bakalım bu programdan sonra ne yaptı ne gibi etkinliklerde bulundu..belkide bir çarmıha binip deh dıgıdık demiştir...peh peh peh..bilim adamlarına her türlü aşağılama mübah,diğerleri aynını yapınca vahşi öylemi..gülünç doğrusu size bu hakkı kim veriyor.?
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Karpuz kabuğu denize düştü. İlk müminimiz aşağılık insanlar biçiminde saldırıyı başlattı.Buyurun recm organizasyonuna hepiniz davetlisiniz. Buradan cem evi yakmaya gideceğiz.Yol üstünde bir kaç kilise de taşlarız. Finalde de Aziz Nesin'in mezarına dışkılama aktivitesi var.

hem konuyu neden saptırmaya çalışıyorsunuz ki yok cem eviymiş yok kiliseymiş diye..her ikisinde de defalarca bulundum ve huşu içinde ayrıldım,,dile getirdiğiniz etkinlikler demek ki yaptığınız fiiller..attığınız başlıktan da belli zaten militanlık..kendini bilen hiç bir inanç sahibi bahsettiğiniz eylemlerde bulunmaz heleki ölmüş bir adamın mezarına saldırmak tamda inançsız yada inancının idrakinde olmayan birine yakışır..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
paylaştığın videoyu iyi izlemedin galiba...son beş dakikalık bölümü bir daha izle...inananlardan nefret ettiğini söyleyen konuşmacının ta kendisi,ve 11 eylül olaylarıyla dinleri bağdaştırarak saygı duymamaktan bahseden de kendisi..sizde yangına körükle gelmişsiniz hoş valla..ne kadar da alıngansınız,adamın bakalım bu programdan sonra ne yaptı ne gibi etkinliklerde bulundu..belkide bir çarmıha binip deh dıgıdık demiştir...peh peh peh..bilim adamlarına her türlü aşağılama mübah,diğerleri aynını yapınca vahşi öylemi..gülünç doğrusu size bu hakkı kim veriyor.?

İzlemediğim videoyu koymam sakal. Nefret eder eder kendisi bilir;ancak sizin yaptığınız gibi "aşağılıklar" ifadesini kullanmamıştır. Kısacası kullandığınız kelimelerden dahi aranızdaki fark idrak edilebiliyor.
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
hem konuyu neden saptırmaya çalışıyorsunuz ki yok cem eviymiş yok kiliseymiş diye..her ikisinde de defalarca bulundum ve huşu içinde ayrıldım,,dile getirdiğiniz etkinlikler demek ki yaptığınız fiiller..attığınız başlıktan da belli zaten militanlık..kendini bilen hiç bir inanç sahibi bahsettiğiniz eylemlerde bulunmaz heleki ölmüş bir adamın mezarına saldırmak tamda inançsız yada inancının idrakinde olmayan birine yakışır..

Tam da yerine dokunuyorum, konuyu saptırmıyorum. Bugüne kadar inanç adına yapılmış katliamların yanında diğerlerinin esamisi okunmaz. Militanlığın neresi kötü? Neye karşı militanlık yaptığınıza göre değişir.Mutlak iyi yahut kötü düşüncelerine öyle işlemiş ki dünyanın gerçeğini ıskalıyorsun. Benim inanç sistemlerine itirazım tam da bu nedenledir.Gerçekten kopmak.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
nefret söylemleri ve provokatif eylemlerle bu milleti kışkırtarak birbirine kırdıran bu üstün bilim insanları zümresi olmasın..siz hala bu katliamları müslümanların yaptığına inanıyorsanız asıl gerçekleri ıskalayan sizsiniz..nefret söylemleri ile insanları birbirine düşürmeye çalışan ve yekdiğerine tepeden bakan kendini aydın,bilim adamı ünvanı verilince her sözüne itibar edileceğini sanan videodaki garip adam gibi hayatın gerçeklerinden asıl kopuk olan sizsiniz..
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
İzlemediğim videoyu koymam sakal. Nefret eder eder kendisi bilir;ancak sizin yaptığınız gibi "aşağılıklar" ifadesini kullanmamıştır. Kısacası kullandığınız kelimelerden dahi aranızdaki fark idrak edilebiliyor.

öyle bir ifade kullanmasına gerek yok ki, adam kendi gibi olmayanı her türlü aşağılıyor zaten..bu kadar saf olamazsınız yada beni bu kadar saf mı zannettiniz..bu tip insanların genel davranış biçimidir aşağılamak..dönün videoyu bir kez daha izleyin,kendinden gayet emin ve vücut diliyle de oldukça rahat tavırlar sergileyerek her türlü hakaret ifadesini kullanmadan bizzat o ifadeleri uygulamalı olarak gösteriyor..ben en azından dobra dobra ne olduğunu söylüyorum o ise karşıdakini hafife alarak anlaşılmayacağını sandığı kendi kadar basit alaylı ifadelerini bir bir sıralıyor..size de avukatlığı kalmış..e kolay gelsin..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
nefret söylemleri ve provokatif eylemlerle bu milleti kışkırtarak birbirine kırdıran bu üstün bilim insanları zümresi olmasın..siz hala bu katliamları müslümanların yaptığına inanıyorsanız asıl gerçekleri ıskalayan sizsiniz..nefret söylemleri ile insanları birbirine düşürmeye çalışan ve yekdiğerine tepeden bakan kendini aydın,bilim adamı ünvanı verilince her sözüne itibar edileceğini sanan videodaki garip adam gibi hayatın gerçeklerinden asıl kopuk olan sizsiniz..

Açın bakın inandığınız kitabta ne yazdığına.Şu kafir, bunun katli vacip,kadını gerekirse dövün,eşcinselleri Allah helak etmiştir, bazı insanlar akılsızdırlar Allah onların gözünü baştan mühürlemiştir, insanları yeryüzüne düşman indirdik,cezalarını cehennemde diri diri yanarak çekecekler vs...Bir de nefret söylemlerinden şikayet edebiliyorsunuz. İşte inancınız size bunu yapıyor.Sizi gerçeklikten çıkartarak sırf tarafgirlik uğruna benim katliamım ve nefretim iyidire yönlendiriyor. Açık bir şekilde Allah'a inanmayanların tehdit edildiği, aşağılandığı bir inancın sahipleri olarak nefretten şikayet edebiliyo oluşunuz bir hayli ironik.Bu cesareti kendi nefret söylemlerinize yöneltsenize.Sonra hayatın gerçeğinden kopan ben olacakmışım.Ateist kimseler bilmem hangi videoda bizimle dalga geçtiler, nefret ediyorum dediler diyeceksiniz, feryat edeceksiniz; tüm bunlara karşın kendi inancınızın yaydığı nefret dolu söylemlere gözlerinizi kapayacaksınız.İşte dogma diye buna denir. Ateistler inanca karşı mücadeleyi kutsayıp sistemleştirmediler; ancak inanç sistemleri kendinden olmayanı lanetlemeyi sistemleştirmişlerdir.
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Yani kutsal kitaptaki nefret dolu söylemlerin onda birini bir ateist etse idi görürdük cümbüşü.Ne Allahsızlığı kalırdı ne gaddarlığı ne vicdansızlığı vesairesi; ancak Kuran'da yazdığı için dut yemiş bülbüle dönüyorsunuz, gıkınız çıkmıyor. Yürekli iseniz, dürüst iseniz kınayın Kuran'da geçen bu ifadeleri de görelim sizin nefrete karşı duruşunuz samimi mi değil mi.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Yani kutsal kitaptaki nefret dolu söylemlerin onda birini bir ateist etse idi görürdük cümbüşü.Ne Allahsızlığı kalırdı ne gaddarlığı ne vicdansızlığı vesairesi; ancak Kuran'da yazdığı için dut yemiş bülbüle dönüyorsunuz, gıkınız çıkmıyor. Yürekli iseniz, dürüst iseniz kınayın Kuran'da geçen bu ifadeleri de görelim sizin nefrete karşı duruşunuz samimi mi değil mi.

yani ne desem bilemiyorum lafı ağzıma tıktın bravo...dünkü paylaştığın video aklıma geldi birden :)bana inanmıyorsan bak dadaloğlu derki...bak kuranda böyle diyo filan...yormayın kendinizi,başta bu videoyu paylaşmak iyi bir fikir gibi gelmiş olabilir,kaldırın anlayışla karşılarız,hem adamın tavırlarından size ne,rahat olun o adamın ayıbı..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
yani ne desem bilemiyorum lafı ağzıma tıktın bravo...dünkü paylaştığın video aklıma geldi birden :)bana inanmıyorsan bak dadaloğlu derki...bak kuranda böyle diyo filan...yormayın kendinizi,başta bu videoyu paylaşmak iyi bir fikir gibi gelmiş olabilir,kaldırın anlayışla karşılarız,hem adamın tavırlarından size ne,rahat olun o adamın ayıbı..

Nefret dolu söylemlere samimiyetle karşı isen Kuran daki söz konusu nefret dolu ayetleri neden kınayamıyorsun?
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
her şey gerektiği yerde ve gerektiği kadar lazımdır..Kuran bir yaşam biçimi ve bir hayat felsefesidir..kalkıp ta suçsuz masum hiç bir insanı darp et,öldür demez,her şeyi bir şarta bağlamıştır,tıpkı günümüz medeni sayılan kanunlar gibi..en basit kınama cezasından en ağır cezaya kadar bir çok suçun karşılığı vardır ve olmalıdır,bunun neresi garip ve yadsınacak bir durum yok bunda..biz nasıl terörü lanetliyoruz ve bu terörü gerçekleştiren kitle kendinde bunu bir hak olarak görüyorsa ve bu olaya objektif olarak bakan her hangi bir dünya insanı da bu olayları terör olayı olarak lanetliyorsa burada kendine gelmesi gereken teröristtir..tüm dünyada ahlaksızlık olarak nitelendirilen bir şey Kuran'dada lanetleniyorsa bunda da garipsenecek bir durum yoktur,nitekim Kuran insanlığın ve toplumun zararına olan hiç bir şeyi yasaklamamıştır ve kınamamıştır..benim asıl merak ettiğim şu;neden bu tip insanlar bilimle yada meslek dalları her neyse onu bırakıp sırf inanan insanlarla uğraşırlar,nedir dertleri..halbuki bilim insanlarını her inanç sahibi en az ateistler kadar merakla izlemekte ve insanlığa katkılarına saygı duymaktadır..inançlı insanlarla alay etmek ve dinleri ayaklar altına almakla ne elde ediyorlar bunu anlamaya çalışıyorum ve bu bir moda gibi,hani bizde de ne kadar dinine din adamına,hacıya hocaya söver o kadar alkış alır ve bunu da sanat adına yaparlar filan..bulaşıcı bir hastalık gibi,bir yerlere gelmek istiyorsan sivrilmek istiyorsan en kısa ve en etkin yol, dine inanca sövmekten geçiyormuş gibi..bunu anlayamıyorum..sözde bilim adamının bir çok videosu var net ortamında ve en iyi başardığı şey (kendince herhalde)dinle ve inançlı insanlarla alay etmek..bunun neresi bilimse artık..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Günümüz medeni kanunları belirli kişileri,grupları potansiyel suçlu olarak göstermezler. Yani dinin içerdiği bir takım unsurları günümüz medeni kanunları ile eşlemeniz gerçek dışıdır.İnancınız herzamanki gibi sizi gerçek dışılığa mahkum ediyor.Mesele birşeyin yasaklanması değil.Üslup sorunu var ve bazı kesimler hedef alınmış ve hedef gösterilmiştir. Kuran ne elde ediyor kişileri hedef göstererek yahut onlara nefret dolu ifadeler kullanarak? Popüler olmaya mı çalışmıştır geldiği zamanlarda?Sizin teraziniz hep sizin lehinize işliyor.Dogmatiklik insanın adalet duygusunu köreltiyorun örneğini sergiliyorsunuz. Üstelik bu mantık polemiğe giren ünlüler arasındaki muhabbete benziyor. Herhangi bir şekilde eleştirilmişseniz karşıdaki kişi sizin üzerinizden popüler olmaya çalışıyordur.Bu da beni eleştiremezsin demenin dolaylı yoludur.
 

paslıçivi

Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Şub 2012
Mesajlar
153
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Bilim ile sokaktaki kedi ve köpeğin "insan olmamasından" yola çıkarak vardığınız sonucun doğru olabilmesi mucize olurdu. Bunların aralarındaki farklar, ortaklıklarına göre bir evren büyüklüğündedir.

sayın bardamu, burdaki kedi köpek misalen seçilmiştir, ben size kedi köpek dışında en az bilim kadar önemli örnekler de verebilirdim.. burda vurgulamak istediğim; bu kavramların "insan olmaması" değil, tanrı kavramını bir tek insanoğlu dile getirip ortaya koymuş olmasıdır diyorum.. tanrı fikrini ortaya atan, onu varlamaya ya da yoklamaya çalışan sadece ve sadece insanoğludur.. ama insan olmayan bir varlığa/olguya/kuruma vs tanrıyla ilgili bir görüşü yaftalarsanız diğer insanlarda başka insan harici varlıklara/olgulara farklı tanrısal görüşler yaftalar.. bu bir madde olabileceği gibi bir devlet bir izm olabilir.. sonra kimseye -kardeşim sen niçin bu öğeye tansısal bir felsefe yaftalıyorsun diyemezsin.. adam şeriat devleti de kurar, komünist bir devlet de kurar..

peki bilime, devlet yapısına, şuna buna, bir izme vs tanrısal bir felsefe yaftalamanın etkileri nedir? işte binlerce yıldır insanoğlu bunun sıkıntısını çekiyor.. tanrı kavramı soyutçuluk örneği olduğu için yani somut kökenden gelmediği için hiç deneysel gözlem vs araştırma yapılamaz, o yüzden herkes neyi yaftalamaya çalışırsa onunla kalır..ve bu konuları tartışmak tam bir kördöğüşüdür, çıkmazdır.. ama insandışı olguları tannrısal bir felsefeyle yaftalamanın çok etkili bir sonucu vardır..

-insanoğlunu bölmek, huzursuzluk ve bozgunculuk yaratmak, ve binlerce yıldır olan da budur zaten.. bu yazdıklarım sizin algınızda çok yüzeyelmiş gibi gelebilir ama derin düşünebilirsniz ne kadar önemli olduğunu ve benim neyi ifade etmek istediğimi anlarsınız.. benim derdim insandışı olgulara tanrısal felsefe yaftalamak değil, bu yapılanın çok ciddi bir sorun/hastalık olduğu ve insanoğlu arasında çok ciddi bir bölüclük ve bozgunculuk yaptığıdır..

yoksa dawkinsin demesiyle -bilim tanrıtanımaz olamayacağı gibi, bir tanrııcının -bilim tanrıya hizmet ediyor demesiyle de bilim tanrıcı olmaz, olamaz..
işte bu zihniyet çok ciddi bir hastalıktır, bırakın bilimi şunu bunu kendi haline.. niçin insdandan öte bazı olgulara tanrısal felsefe yaftalamaya çalışıyorsunuz.. inancınızıdan emin değilmisiniz yoksa?

Yoksa az buçuk köşesinden tutumuş bir kişi, bilimin din ile mücadelesini ve bu mücadelenin bugün de sürdüğünü kolayca tespit edebilirdi.
bilimle dinin binlerce yıldır varolan çatışmasından haberim var ve dediğiniz gibi bugün bilim henüz tanrıdan bağımsızlığını kazanamamıştır henüz. eskisi kadar yoğun değildr belki ama bilim hala kısmen de olsa dinin etkisindedir, dawkins hawking gibi biliminsanlarının hala bilimden bahsederken tanrıyı dile almaları bunun en güzel örnekleridir..

insanoğlu aydınlanmadığı sürece de bilim vs gibi insandışı varlıklara/olgulara hala tanrısl felsefe bulaştırmaya ve yaftalamaya devam edecek ve kendi aralarında o kördüğüşü anlamsız bölüclük bozgunculuk devam edecektir..

ama aydınlanmmamış ve varoluşa inançsal bakan biri için bu durum şimdilik çok zordur veya imkansızdır.. o kendi ideolojisiyle kendini tatmin etmek ve kandırmak için insandan öte kavramlara tanrısal felsefeyi yamamaya ve bulaştırmaya devam edecektir.. çünkü inançsal bilinç emin değildir ve tatminsizidir, mutlaka insadışı kavramlara kendi ideolojisini bulaştırıp kendi tarafına çekmek zorundadır.. bundan dolayı da insanları suçlayıp ötelemiyorum, yine her zaman ifade ettiğim gibi maddenin diyalektiği ve dengesi gereği şimdilik insanoğlu böyle davrnmak zorundadır

bilim hakkında kendi kişisel görüşümü ifade edeyim.. bilim ne tanrııcıdır ne tanrı tanımaz, bilim materyalist bir bakışla kendine gözlem veren maddeyi inceler araştırır ve sonuçlarını "tanrıdan bağımsız" olarak bildirir..
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst