5.Haftanın Tartışması / Sanal Dünyada Sahtekar Mıyız?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde F - Talks kategorisinde non tarafından oluşturulan 5.Haftanın Tartışması \/ Sanal Dünyada Sahtekar Mıyız? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 9,568 kez görüntülenmiş, 70 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı F - Talks
Konu Başlığı 5.Haftanın Tartışması \/ Sanal Dünyada Sahtekar Mıyız?
Konbuyu başlatan non
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Objectivity

non

düşünemeyen
Yeni Üye
Katılım
16 Haz 2010
Mesajlar
64
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
34
5.haftanın tartışma konusu başlıkta belirtildiği gibidir.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Once sahtekarligi tanimlamak lazim.

Mesela;

Yazarin kendi ismini degil de, lakap kullanmasi sahtekarlik midir?

Bunun yaninda, yazarin provakator ya da troll olmasi

Forumu sabote etmesi

Kendi ideolojisini ya da degerlerini degil de, baska bir sekilde yazmasi

Kendi hakkinda bilerek yanlis bilgi vermesi

Kisaca ortada fiziksel bir temas olmadigindan kisi sadece klavyesi ile basbasadir.

Buradaki bir soru da, kisinin yaptigi sahtekarlik ise ve bunu bilerek yapiyorsa; bunun kisice bir nedeni vardir.

Bu da kisinin normal yasam ve iliskisindeki karekterinden farklibir karakter sunmasi icin musaittir.
 

İnci Birinci

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
24 Haz 2014
Mesajlar
636
Tepkime puanı
5
Puanları
18
Sanal dünya 20.yy.sonlarına doğru insan yaşamına dahil olan "görünmez yaşam alanı". Sanal dünya ile ilgili hatırladığım,aklımda yer etmiş olan ilginç olaylardan biri; genç bir kadının bir profesörü internet vasıtasıyla kandırıp,milyarlarca lira parasını almış olduğuydu. İnanmakta güçlük çekmiştim.

Daha sonraları insanların internet vasıtasıyla tanışıp evlenmelerine tanık olduk. Ya da pek çok eş dost edinildiğine de. İnternetten sağlıklı ve karlı alış-verişlere de tanık oluyoruz,pek çok sahtekarlıklara,dolandırıcıklara ve mağduriyetlere de.

Demek oluyor ki; dürüst olanlar da var, sahtekar olanlar da var. Yani aynı gerçek yaşamda olduğu gibi. Sanal dünyanın esas itibariyle çok farklı olmadığına, insanların da çok fazla farklılaşmadıklarına inanıyorum. Algılar sanal alemde de devrede oluyor bana göre. Bir insanın kişiliği hakkında; anlayabilen ve doğru değerlendirme yeteneğine sahip kişilerce veriler bulunuyor.

Mimik ve beden dili olmadığı için bazı önemli yanılsamalar elbette mümkün, fakat dikkatli bir zihin bana göre bu açığı kapatabilir. Kaldı ki, gerçek yaşamda da kaç kişi insanları doğru düzgün değerlendirebiliyor?

Bir gerçek var ki; kötü niyetli insanlar için sanal alem müsait , verimli bir ortam. Sapık ,çarpık fikirlerini pazarlamak isteyenlere iyi alıcılar sağlıyor. Ebeveyn denetimi de bunun için değil mi?

Sonuçta sanal aleme fazla güvenmemek en iyisi. Bazen septizim iyidir. Kaldı ki gerçek yaşamda bile böyle iken (Yazdıklarımdan kendim bile hoşnut kalmadım,ama korkarım doğrular).
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Sanal ortamda kişilerin tüm bilgilerini açıklamaması bence doğrudur çünkü varolan riskleri hepimiz biliyoruz. Adını açıklamamasını sahtekarlık olarak görmüyorum yalnız bir lakabın arkasında saklanıp yalan yanlış bilgiler aktarmasını da kesinlikle hastalık kabul ediyorum. Mesela facebook gibi sosyal paylaşım sitelerinde fake hesaplar açıp çalıntı resim ve bilgilerle insanlarla iletişim kuranların normal insanlar olduklarını düşünmüyorum.Böyleleri ile günlük hayatta asla karşılaşmak istemem. Forum sitelerinde ise yine sanal kabadayılık yapan çok kişi var, o kişi ile karşılaşsa o lafları edecek cesareti bulamaz bana göre fakat sanalda yazıyor.

Kişiler sanal ortamda sahte bir kimlik yaratabiliyor, olmadığı biri haline dönüşebiliyor ve yakın çevresi bile bunu bilmiyor. Fenomen olduklarını iddia edenler, takipçi sayısı ile hava atanlar ya da her eylemini paylaşanlar beğeni ile mutlu olup, bağlantı kesilse bunalıma girenler bu kişiler de sorunlu bana göre...

Sahtekar insan çok fakat kendini bilen birinin böyle bir yola başvuracağına ihtimal vermiyorum. Yalan söylemek yerine her bilgiyi paylasmamak en doğrusudur.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sanal; gerçek olmayan, gerçekmiş gibi algılanan, gerçekmiş gibi gösterilendir. sanal gerçeklik ise bu yanılgıya dayalı algıların yanılgı olmadığı düşüncesinin içselleştirilmesi ve toplumsal olarak mal edinilmesidir. sanal özü itibariyle gerçek olmayan ise onun sahteliğinden/sahtekarlığından söz edilemez.
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
58
başlıkta sözü edilen 'sanal dünya' deyimi, 'gerçek olduğu sanılan dünya' anlamına gelir... tıpkı gerçek (yani içinde yaşadığımız somut) dünyada olduğu gibi, net ortamında da gerçek duygu ve düşüncelerini ifade etmek (sahtekar olmamak) olanaklı olduğu gibi; duygularını, düşüncelerini olduğundan farklı göstermeye çalışmak (yahut sahtekar bir tavır içinde olmak) da olanaklıdır... 'sanal dünya', yüz yüze iletişimin geniş olanaklarını daraltarak yalnızca yazılı mesaja indirgediği için, sahtekarlık alanını ciddi biçimde genişletmektedir... ama bu durum, bizi sahtekarlaştıramaz... yaşadığımız kasabada bizim dışımızda herkes görme engelli olsaydı; kuşkusuz bu durum bizim hırsızlık yapabilme olanaklarımızı artırırdı; ama bizi hırsız yapmaya yeter miydi...
 

X

FAdmin
Onursal Üye
Katılım
25 Kas 2013
Mesajlar
693
Tepkime puanı
2
Puanları
18
“Herkesin üç kişiliği vardır; ortaya çıkardığı, sahip olduğu, sahip olduğunu sandığıâ€￾ der Alphonse Karr. “

Yazinin basinda alintiladigim bu sozu facebook, twitter, instagram vs. gibi sosyal paylasim sitelerinde eski sevgililerine yahut kiskandiklarina laf sokmak icin kullanan bircok arkadasimiz oldugu icin muhtemelen bircok defa gormussunsuzdur :)

Meselenin bence gerceklik olgusu olmasi lazim. Nedir bu gerceklik? Sahtekar olmak icin klavyeye ihtiyac duymayan bir topluma donustugumuzu dusunuyorum.

Gulumsemeler sahte efendim bakiyorsun duygu dusunce yogunlugu sahte, dini duygulari istismar ederken kullanilan sahte maskemi dersin, ateistligide ayni sekilde dunyanin en elit en muthis kavrami olarak topluma sunan arkadaslarin takindigi sahte tavirlarmi.. velhasil samimiyetin ruhuna fatihayi coktan okudugumuz bir cagdayiz..
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
sanal dünyada tabi ki daha geniş bir kişiliği ve perspektifi oynamak/uygulamak mümkün ama bu toplum baskısı olmadığı içindir de;
ve özgür olmak
ve mahalle baskısı olmadığı ya da olmaycağı ya da sınırlanabileceği içinde;

şu soruyuda sormak mümkün bizler kimler olurduk toplum normları olmasa
ve koşullar bizi betimlemese ve ya da yönetmese
ve toplum kişileri ve klişeleri değerleri olmasa ya da böyle olmasa-tanımlanmasa
örneğin daha özgür bir toplumda kimler olurduk bizler
 

üzülmez

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
8 Nis 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
mynette yaklaşık 2 yıl oyun oynadığım kişinin kadın değil erkek olduğunu öğrendiğimde inanamamıştım. kadın gibi yazışmalar,görüşler,gündelik olaylar aktarırdı. avrupalılar gibi duygu ve düşüncelerimizi ifadede net değiliz. böyle bir kültürde internet dünyasının çok büyük oranda yalan kişiliklerden oluştuğunu düşünüyorum.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
pasif insanlar kitlesini oluşturmak sanal gerçeklik ile mümkün hale gelmiştir; yan yana duran iki genç ellerindeki cep telefonundan bir diğerine facebook-tan mesaj aktarıyor, paylaşıyor ise bu durum sanal denilen gerçekliğin ne denli yabancılaştırıcı, ne denli pasifize edici ve ne denli gayri-samimiyetsiz olduğunu göstermesi açısından gözardı edilemeyecek bir durumdur. ancak bu sahtekarlık değildir; sanal denilenin gerçek olmadığını bilerek bunu benimsemek onu sahte olmaktan çıkarır ve fakat sahtekarlıktan dahakapsamlı bir içeriksizlikle karşı karşıya olduğumuzu gösterir.
 

üzülmez

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
8 Nis 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
pasif insanlar kitlesini oluşturmak sanal gerçeklik ile mümkün hale gelmiştir; yan yana duran iki genç ellerindeki cep telefonundan bir diğerine facebook-tan mesaj aktarıyor, paylaşıyor ise bu durum sanal denilen gerçekliğin ne denli yabancılaştırıcı, ne denli pasifize edici ve ne denli gayri-samimiyetsiz olduğunu göstermesi açısından gözardı edilemeyecek bir durumdur. ancak bu sahtekarlık değildir; sanal denilenin gerçek olmadığını bilerek bunu benimsemek onu sahte olmaktan çıkarır ve fakat sahtekarlıktan dahakapsamlı bir içeriksizlikle karşı karşıya olduğumuzu gösterir.

nasıl yani? karşımdaki zaten sahtedir öyleyse bu yalana girmez mi demeliyim.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
tam anlamıyla bu değil;
sanal denilen gerçeklik bir yabancılaşma, pasifize etme ve uyutma mekanizması olarak örgütlenmiştir; sorun onun bu yüzünü görmek ve maskesini düşürmekte geçer; bunun için bir zamanlar bu alanda daha belki sizler yoktunuz, demiştim ki, nick kullanımını bırakalım, herkes kendi kimliği ile alanda olsun diye...tartışmalar sürmüş ve bir noktada çok arkadaş uzlaşmış, ortaklaşmış ve gerçek isimlerimizi kullanmaya başlamıştık ve fakat birden rüzgar yön değiştirmiş ve bir bir eski nicklere dönenlerin sayısı oldukça çok olmuştu...üzülerek hatırladım...
 

üzülmez

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
8 Nis 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
tam anlamıyla bu değil;
sanal denilen gerçeklik bir yabancılaşma, pasifize etme ve uyutma mekanizması olarak örgütlenmiştir; sorun onun bu yüzünü görmek ve maskesini düşürmekte geçer; bunun için bir zamanlar bu alanda daha belki sizler yoktunuz, demiştim ki, nick kullanımını bırakalım, herkes kendi kimliği ile alanda olsun diye...tartışmalar sürmüş ve bir noktada çok arkadaş uzlaşmış, ortaklaşmış ve gerçek isimlerimizi kullanmaya başlamıştık ve fakat birden rüzgar yön değiştirmiş ve bir bir eski nicklere dönenlerin sayısı oldukça çok olmuştu...üzülerek hatırladım...

sorunun kaynağı budur. evet! gerek gerçek kimliğini denetleyecek bir mekanizma gerekse kendisini reel yaşamda tanıyan bir arkadaş bulunmuyorsa ortamda kişiler internette genelde başka bir kimliğe bürünüyor. korkutucu !
 

Alperen Özcan

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
16 Ara 2014
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
26
sanal hayatı sadece sosyal paylaşım sitelerinden ibaret kılmak bence dogru degil. İnternet üzerinden oynanan cevrimiçi oyunlar gençleri kolayca etki altına alabiliyor.Bunun en önemli sebebide bence , o oyunun kişiye gerçek dunyada yapamadıgı şeyleri yapma imkanı vermesi. Mesala bir kaç arkadaşim lol denen bir oyun oynuyor ve inaninki oyundaki hayali karekterleri kendilerinden daha iyi tanıyorlar
ve yavaş yavaş kendilerinden uzaklaşıyorlar. Bir insan kendisini tanımadıgı zaman sahtekarmıdır?
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
sanal hayatı sadece sosyal paylaşım sitelerinden ibaret kılmak bence dogru degil. İnternet üzerinden oynanan cevrimiçi oyunlar gençleri kolayca etki altına alabiliyor.Bunun en önemli sebebide bence , o oyunun kişiye gerçek dunyada yapamadıgı şeyleri yapma imkanı vermesi. Mesala bir kaç arkadaşim lol denen bir oyun oynuyor ve inaninki oyundaki hayali karekterleri kendilerinden daha iyi tanıyorlar
ve yavaş yavaş kendilerinden uzaklaşıyorlar. Bir insan kendisini tanımadıgı zaman sahtekarmıdır?

Sence bir kisinin kendini tanimasi icin ne gerekir?
 

üzülmez

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
8 Nis 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
sanal hayatı sadece sosyal paylaşım sitelerinden ibaret kılmak bence dogru degil. İnternet üzerinden oynanan cevrimiçi oyunlar gençleri kolayca etki altına alabiliyor.Bunun en önemli sebebide bence , o oyunun kişiye gerçek .İdunyada yapamadıgı şeyleri yapma imkanı vermesi. Mesala bir kaç arkadaşim lol denen bir oyun oynuyor ve inaninki oyundaki hayali karekterleri kendilerinden daha iyi tanıyorlar
ve yavaş yavaş kendilerinden uzaklaşıyorlar. Bir insan kendisini tanımadıgı zaman sahtekarmıdır?

Bir ağaç,ağaç olmak zorundadır başka alternatifide yoktur. ben kimim? sorunun yanıtı !? felsefe tarihini oluşturuyor.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Bir ağaç,ağaç olmak zorundadır başka alternatifide yoktur. ben kimim? sorunun yanıtı !? felsefe tarihini oluşturuyor.

Evet, insanoglunun bir biri oldugunun farkindaligindan baska hersey.

Madde, meta, mal, mulk, kul, kole maymun v.s.

Bunun nedeni herseyi kendi algisi ve bilgisinin kavrami ile ortaya koyan insanoglu; kendini ortaya koymayi unutmus.

http://www.felsefe.net/129462-post1.html
 
Son düzenleme:

üzülmez

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
8 Nis 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Evet, insanoglunun bir biri oldugunun farkindaligindan baska hersey.

Madde, meta, mal, mulk, kul, kole maymun v.s.

Bunun nedeni herseyi kendi algisi ve bilgisinin kavrami ile ortaya koyan insanoglu; kendini ortaya koymayi unutmus.

İnsanoğluyum,birim biriyim. evet !Sizce kendimizi nasıl ortaya koyabiliriz? nasıl bir anlam yaratımınız var?
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
İnsanoğluyum,birim biriyim. evet !Sizce kendimizi nasıl ortaya koyabiliriz? nasıl bir anlam yaratımınız var?

Yukarda verdigim linki okudun mu?

Bugun birisine sorduklarinda ne yanit verir.

Cinsi yanmit- Erkegim/disiyim.

Ad yaniti- Aliyim

Soyadi yaniti

Miili yanit

Dini yanit

Mesleki yanit

Sen hic "ben insanogluyum" diyeni duydun mu?

Materyalist yanit- madde

Idealist yanit-dusunce

Pozitivist yanit- isim

Evrimsel yanit- Primat

Kendimizi ortaya kendimizden bahsederek koyabiliriz.

Soyle bir siteyi dolas ve verilen yanitlara bak; kac kisi birinci tekil sahis kullanmis?

Kac kisi sadece karsisindakine yonelen 2. tekil/cogul sahis kullanmis?

Kac kisi algiladigi bir nesneye agac diyenin insanoglu oldugunun farkinda?

Kac kisi kendi haric, daimi baska bir sey Adina konustugunun farkinda, ornek "kedi miyavladi."

Anlam yaratimimiz, her bir beynin kendi duzeyine gore degisken.

Mesela demokrasinin anlami ve icerigi, ya da hakkin, ozgurlugun v.s.

Sen bana kac kisinin kendisinin ne oldugunu neyiu neden ve nasil savundugunu aciklayabilecegini soyluyebilirsin?

Kac kisi kendine dogumdan itibaren verilen ile mucadele verip butun bunlari kendi kendine sorgulamistir?

Kac kisi bir ideoloji inanc ya da bir izmin kendi secimi oldugunu soyleyebilir?

Bu sorular cogaltilabilir.
 

üzülmez

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
8 Nis 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Sen bana kac kisinin kendisinin ne oldugunu neyiu neden ve nasil savundugunu aciklayabilecegini soyluyebilirsin?

Kac kisi kendine dogumdan itibaren verilen ile mucadele verip butun bunlari kendi kendine sorgulamistir?

Kac kisi bir ideoloji inanc ya da bir izmin kendi secimi oldugunu soyleyebilir?

Bu sorular cogaltilabilir.

evet ! onaylıyorum bu sözlerinizi. birim biriyim! evet! insanoğluyum evet! ama biri biriyim ne?insan ne? biri-biriyim diyende benim! öyleyse ben kimim sorusuna geri dönmüş olmadık mı?
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst