3 nihai varoluş sorunu ve sen !

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde ls2 tarafından oluşturulan 3 nihai varoluş sorunu ve sen ! başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,407 kez görüntülenmiş, 14 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı 3 nihai varoluş sorunu ve sen !
Konbuyu başlatan ls2
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
bunlar;
1-ölüm
2-hayatın anlamı
3- yalnızlık

Çözümler kısaca ;

Bir dine/inanışa inanmak
Yaratıcıya/Tanrıya inanmak
hayatın içine dalarak düşünmemeye çalışmak
İnsan olmanın sinerjisinden güç alarak durumu kabullenmek
durumu kabullenerek buna karşı korkusuz/güçlü bir duruş geliştirmek
inancına karşı şüpheleri olsa da/çok inanılır bulmasada inanmaya devam etmek
hiçbir şeye inanmamasına rağmen olasılıklarla teselli bulmak kendini avutmak
duruma alaycı ve vurdumduymaz tutum geliştirmeye çalışmak

benim şu an aklıma gelen çözümler bunlar. sizin çözümünüz nedir?

paylaşırsanız sevinirim..

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:44 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:35 ----------

düşünceler duyguların gölgesidir derler. ne/nasıl hissediyorsunuz aslında onu soruyorum. ve hisler elbet değişkendir. değişkende olsalar önemli olan onlardır bence. aşık olduğum zamanlarda varoluş toz pembeydi mesela:)
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
tatmin arayışında duygusal kimlikler olmak
varlıksal tatmin bütünlüğü öznesi
varlıksal doyum arama? geçici yitici benlik ve önümüzde durur zaman

burdan karaladık
http://www.felsefe.net/141827-post1516.html

ne nasıl hissetme çok kötü bazen- berbat ve ..tan demek isterdim-kötü
yetimsiz ve yetmez-kimliksiz hatta doyumsuz
anlamını bulamamış, yapamamış hissetmek ; kaybolmuş tuhaf haller ve hisler eşlik ediyor buna
-bilgisizlik , bilginin yetmemesi-otoritesel bağlar doğrulayıcılar olmaması
dünyayı ve hayatı yapamama ya da isyan etme ölme kaybolma yitme istekleri
iyisini yapamama ve gidermeme-kendi değiştirememe ve yönetememe-kendini tanımlayamama- durumun içinden çıkamama ve atamama; içinde tıkanma hali
ilgisizlik, cahillik -kalmış olmak elde-kalakalmak
dımdızlak ne yapılacağını bilmeden
böyle hisler sanırım
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
kierkegaard gibi hissediyorum bazen..hayatın bir anlamı olduğundan hep şüphe ediyorum bende onun gibi..öbür yandan Camus haykırıyor ; saçma ve uyumsuz...yüreğimde şüphe ruhumda kaos var..bu da haliyle duygu dalgalanmaları yaşatıyor..ne hissettiğimi bile yakalayamıyorum..buraya yazacak kelimeler bulamıyorum..
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
eğer insan yaşamda bir sonsuzluk aramıyorsa ne aramalı

eğer Maharaj'a sorsak bunlar sizin bedeninizin/dünyanızın sorunları derdi sanırım
Kasyopyaya baksak bedendeki hayata konsantre olmayın-ruha konsantre olun derdi

şimdi bu cevaplar işimize yaramıyor neden?

geçici yitici yapılarla zamansal bir yapıda deneyim özneleriyiz
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
bilmiyorum ama ölüm yenilemez
hayatın anlamı kavranamaz
 

humanistica

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
5 Nis 2014
Mesajlar
50
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Bence içimizde hata yapma korkusu var bir canlıyı incitmekten korkuyoruz,birine zarar vermekten,hata yapmaktan,çuvallamaktan çünkü bir kez çuvallarsan yaşama sevincini kaybedeceksin ,varolmanın bilgeliğini ıskalıyacaksın o yüzden
1)Savaş-şiddet karşıtı ol
2)Kul hakkı yeme,büyük hak gaspları yapma
3)Evlilik dışı cinsel ilişkiye karşı ol
4)Üret,çalış,paylaş...

---------- Mesajlar Birleştirildi at 13:13 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 13:12 ----------

Hata yapsan bile tekrar doğrul çünkü halen ümit vardır tekrar iyi olmaya çalış....
 

a2110

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 May 2016
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Final sınavımızda bizlere insan varoluşunun 5 nedeni verilip 6.sı istenmektedir. Yoruma açık bir konu olduğundan uzman yardımı almak istedim. ilk 5 neden;
-kaale alınıyor muyum?/beni umursuyorlar mı?
-kabul ediliyor muyum?
-değerli miyim?
-yeterli miyim?
-sevilmeye layık mıyım?

6. ne olabilir ? yorum yaparmısınız
 

tempter

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
22 May 2016
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Puanları
1
kendi değer yargılarına göre bazı şeyler sıralamışsın. İnsan olmanın veya iyi insan olmanın gerekleri gibi :)
Sence de artık tabuları yıkmanın zamanı değil mi? Saydıkların kime göre neye göre doğru?
Adamlar milattan önce yazığ çizmişler, "rüzgar üşüyene göre soğuk, üşümeyene göre ise soğuk değildir".
Örnek olarak bizim toplumumuzda açık giyinen kadınlara o....pu gözüyle bakan çok insan var. Fakat Kalahariye veya herhangi bir Afrika kabilesine gidersen bırak kapalı giyinmeyi kadınlar memeleri açık dolaşır. Altlarında da sadece ipten bir iç çamaşırı vardır ve sadece genital bölgelerini kapatır. Popoları açıktadır. Ancak oradaki kadınlar o...pu damgası yemez ve kimse onlara şeytan gözüyle bakmaz.
Yani kısacası değer yargıları coğrafyalara ve toplumlara göre oldukça değişkendir. Bu sebeple biz ancak genelde büyüdüğümüz toplumun öğretilerinin bize dikte ettiklerini iyi olarak biliriz.
Peki asıl soru:
1-Sence içindeyaşadığımız toplumun kurallarını kim koydu?
2-İyiyi ve kötüyü kim tanımladı?
3-Kural koyucular gerçekten bilgi sahibi miydiler?
4-Kural koyucular gerçekleri mi yoksa kendi menfaatlerini mi belirlediler?
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
baktım şimdide Doğan Cüceloğlu ortaya atmış bunu varoluşun beş boyutu olarak
Doğan Cüceloğlu'na sormalı o zaman

doğan cüceloğlu'nun kitaplarında bol bol bahsettiği, kişinin yaşamında kilit rol oynayan faktörlerdir. kişinin mutluluğu ve hayattan tatmin olması hatta taşıdığı potansiyelin farkına varabilmesı bu faktörlere bağlıdır. kişi bu faktörlerin hayatına etki ettiğinin farkında değildir, sezgisel olarak bu faktörleri kendi özünde değerlendirir.

sanırım şöyle yazılabilir

burda geçen
(onaylanma-güvenilmek-sevilmek gibi ihtiyaçları ve ilgi görme yeterlilik-yeterli görülme gibi şeyleri) alt alta topladım ve google aradım ve bu çıktı karşıma


takdir edilmek var burda fazladan -takdir ediliyor muyum?
varlığımla mutluluk/ -iyi ki olma hissi -iyi ki varsın hissi uyandırabiliyor muyum? mesela
 
Son düzenleme:

humanistica

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
5 Nis 2014
Mesajlar
50
Tepkime puanı
0
Puanları
0
kendi değer yargılarına göre bazı şeyler sıralamışsın. Insan olmanın veya iyi insan olmanın gerekleri gibi :)
sence de artık tabuları yıkmanın zamanı değil mi? Saydıkların kime göre neye göre doğru?
Adamlar milattan önce yazığ çizmişler, "rüzgar üşüyene göre soğuk, üşümeyene göre ise soğuk değildir".
örnek olarak bizim toplumumuzda açık giyinen kadınlara o....pu gözüyle bakan çok insan var. Fakat kalahariye veya herhangi bir afrika kabilesine gidersen bırak kapalı giyinmeyi kadınlar memeleri açık dolaşır. Altlarında da sadece ipten bir iç çamaşırı vardır ve sadece genital bölgelerini kapatır. Popoları açıktadır. Ancak oradaki kadınlar o...pu damgası yemez ve kimse onlara şeytan gözüyle bakmaz.
Yani kısacası değer yargıları coğrafyalara ve toplumlara göre oldukça değişkendir. Bu sebeple biz ancak genelde büyüdüğümüz toplumun öğretilerinin bize dikte ettiklerini iyi olarak biliriz.
Peki asıl soru:
1-sence içindeyaşadığımız toplumun kurallarını kim koydu?
2-iyiyi ve kötüyü kim tanımladı?
3-kural koyucular gerçekten bilgi sahibi miydiler?
4-kural koyucular gerçekleri mi yoksa kendi menfaatlerini mi belirlediler?

gerçek ahlak sevgiden geçer ve kimseyi damgalamaz...
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Bence içimizde hata yapma korkusu var bir canlıyı incitmekten korkuyoruz,birine zarar vermekten,hata yapmaktan,çuvallamaktan çünkü bir kez çuvallarsan yaşama sevincini kaybedeceksin ,varolmanın bilgeliğini ıskalıyacaksın o yüzden
1)Savaş-şiddet karşıtı ol
2)Kul hakkı yeme,büyük hak gaspları yapma
3)Evlilik dışı cinsel ilişkiye karşı ol
4)Üret,çalış,paylaş...



Hata yapsan bile tekrar doğrul çünkü halen ümit vardır tekrar iyi olmaya çalış....

bu yazdıklarınıza hayatın anlamının sizce cevabı olarak bakabiliriz sanırım. peki ölüm ve yalnızlık? sizce bunlar varoluşsal sorun mudur? hisleriniz nedir?


Final sınavımızda bizlere insan varoluşunun 5 nedeni verilip 6.sı istenmektedir. Yoruma açık bir konu olduğundan uzman yardımı almak istedim. ilk 5 neden;
-kaale alınıyor muyum?/beni umursuyorlar mı?
-kabul ediliyor muyum?
-değerli miyim?
-yeterli miyim?
-sevilmeye layık mıyım?

6. ne olabilir ? yorum yaparmısınız

Sanalmanik'in kızdığı kadar var. bunlar ağırlıkla başkalarının gözünden sorunlar. sosyal bir ortama girdiniz diyelim sırayla; kaale alınma,kabul görme,değerlilik,yeterlilik,sevilme..bu gidiş zincirine göre bunların arkasından; hayran olunacak,gıpta edilecek,güç, otorite kabul edilecek düzeyde miyim? diğerlerinden ne kadar üstünüm,önder veya yarı tanrı potansiyel ve vasıflarına sahip miyim felan gibi sorular gelmelidir:) ama bana sorarsanız ben ne düşünüyorum/ne hissediyorum, ne kadar özgürüm,ben kimim? soruları gelmelidir.

kendi değer yargılarına göre bazı şeyler sıralamışsın. İnsan olmanın veya iyi insan olmanın gerekleri gibi :)
Sence de artık tabuları yıkmanın zamanı değil mi? Saydıkların kime göre neye göre doğru?
Adamlar milattan önce yazığ çizmişler, "rüzgar üşüyene göre soğuk, üşümeyene göre ise soğuk değildir".
Örnek olarak bizim toplumumuzda açık giyinen kadınlara o....pu gözüyle bakan çok insan var. Fakat Kalahariye veya herhangi bir Afrika kabilesine gidersen bırak kapalı giyinmeyi kadınlar memeleri açık dolaşır. Altlarında da sadece ipten bir iç çamaşırı vardır ve sadece genital bölgelerini kapatır. Popoları açıktadır. Ancak oradaki kadınlar o...pu damgası yemez ve kimse onlara şeytan gözüyle bakmaz.
Yani kısacası değer yargıları coğrafyalara ve toplumlara göre oldukça değişkendir. Bu sebeple biz ancak genelde büyüdüğümüz toplumun öğretilerinin bize dikte ettiklerini iyi olarak biliriz.
Peki asıl soru:
1-Sence içindeyaşadığımız toplumun kurallarını kim koydu?
2-İyiyi ve kötüyü kim tanımladı?
3-Kural koyucular gerçekten bilgi sahibi miydiler?
4-Kural koyucular gerçekleri mi yoksa kendi menfaatlerini mi belirlediler?

Söyledikleriniz katılıyorum. ; sizce ölüm,hayatın anlamı ve yalnızlık varoluşsal sorun değilse belki bunu anlayamam ama kabul ederim.

şunuda belirteyim bilinçli olarak kabul ettiğim hiçbir tabum yok. ancak sözlerimden bilinçsizce kabul ettiğim tabuların olduğu düşünüyorsa tartışmayada öğrenmeyede açık olduğumu belirtmek isterim. doğru sorgulama yapmayı öğrenmeye çalışanlardanım. doğru sorgulama bizi doğru çıkarımlara götürecektir. bunu her zaman her konuda yapabiliyormuyum tabiki emin değilim. ama örneğin genel kabul görmüş veya toplumsal kabul görmüş bazı düşünceleri tabu kabul edip. bu tabuları yıkmak veya tabulara karşı olmak adına hareket ederken yeni tabular yaratmaktan veya yanlış sorgulama yöntemlerine girip gerçeklerden uzaklaşmaktan da çekinirim..
 
Son düzenleme:

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
kierkegaard gibi hissediyorum bazen..hayatın bir anlamı olduğundan hep şüphe ediyorum bende onun gibi..öbür yandan Camus haykırıyor ; saçma ve uyumsuz...yüreğimde şüphe ruhumda kaos var..bu da haliyle duygu dalgalanmaları yaşatıyor..ne hissettiğimi bile yakalayamıyorum..buraya yazacak kelimeler bulamıyorum..

hala aynıyım :)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83

kierkegaard gibi hissediyorum bazen..hayatın bir anlamı olduğundan hep şüphe ediyorum bende onun gibi..öbür yandan Camus haykırıyor ; saçma ve uyumsuz...yüreğimde şüphe ruhumda kaos var..bu da haliyle duygu dalgalanmaları yaşatıyor..ne hissettiğimi bile yakalayamıyorum..buraya yazacak kelimeler bulamıyorum..

Seni o kadar iyi anlıyorum ki yaşam amacını aramaya çıktığımız bu yolda, çoğu zaman kendimizi kaybedecek noktaya geliyoruz. Hayatı biraz akışında yaşamak ve çok fazla detaya inmemek gerekiyor galiba yoksa öteki türlü en aklı başında insan bile, yaşam amacımı bulacağım derken evin yolunu dahi bulamayacak bir hale gelebilir.

bunlar;
1-ölüm
2-hayatın anlamı
3- yalnızlık

Çözümler kısaca ;

Bir dine/inanışa inanmak
Yaratıcıya/Tanrıya inanmak
hayatın içine dalarak düşünmemeye çalışmak
İnsan olmanın sinerjisinden güç alarak durumu kabullenmek
durumu kabullenerek buna karşı korkusuz/güçlü bir duruş geliştirmek
inancına karşı şüpheleri olsa da/çok inanılır bulmasada inanmaya devam etmek
hiçbir şeye inanmamasına rağmen olasılıklarla teselli bulmak kendini avutmak
duruma alaycı ve vurdumduymaz tutum geliştirmeye çalışmak

benim şu an aklıma gelen çözümler bunlar. sizin çözümünüz nedir?

paylaşırsanız sevinirim..

düşünceler duyguların gölgesidir derler. ne/nasıl hissediyorsunuz aslında onu soruyorum. ve hisler elbet değişkendir. değişkende olsalar önemli olan onlardır bence. aşık olduğum zamanlarda varoluş toz pembeydi mesela:)

Aşık olduğun zaman yaşamı sorgulamayı bırakıyorsun, mutlu ve huzurlu olduğun için her şey daha kolay aşılabilir bir hal alıyor, bu sebeple varoluşu tozpembe görmen çok doğal.

Hayatın anlamını bulmak dışında ölüm ve yalnızlık konularına hiç takılmıyorum. Yaşam amacımı bulmayı ben de çok istiyordum ama biraz yoldan çıktım hatta uçurumdan uçtum diyebilirim.:)
 
Son düzenleme:

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
bunlar;
1-ölüm
2-hayatın anlamı
3- yalnızlık

Çözümler kısaca ;

Bir dine/inanışa inanmak
Yaratıcıya/Tanrıya inanmak
hayatın içine dalarak düşünmemeye çalışmak
İnsan olmanın sinerjisinden güç alarak durumu kabullenmek
durumu kabullenerek buna karşı korkusuz/güçlü bir duruş geliştirmek
inancına karşı şüpheleri olsa da/çok inanılır bulmasada inanmaya devam etmek
hiçbir şeye inanmamasına rağmen olasılıklarla teselli bulmak kendini avutmak
duruma alaycı ve vurdumduymaz tutum geliştirmeye çalışmak

benim şu an aklıma gelen çözümler bunlar. sizin çözümünüz nedir?

paylaşırsanız sevinirim..

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:44 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:35 ----------

düşünceler duyguların gölgesidir derler. ne/nasıl hissediyorsunuz aslında onu soruyorum. ve hisler elbet değişkendir. değişkende olsalar önemli olan onlardır bence. aşık olduğum zamanlarda varoluş toz pembeydi mesela:)

- Ölmek

-Öleceğini bilmek.

-Ölmeden önce zamanının kısıtlı olduğunu bilmek.

Birincisinin çözümü yok, iki ve üçüncüsünün çözümü 7.5 milyarlık insan nüfusu içindeki gerizekalıkarın arasına katılıp diğer insanların oksijenine ortak olarak yaşamak.
 

UpBot

Kahin
Yeni Üye
Katılım
14 Ocak 2021
Mesajlar
1,017
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Teşekkürler. Konuyu güncel tutalım herkes görsün :)
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst