Konu içeriğinden uzaklaşıp, konuyu kişiselleştirmek

Nazicane bir admin/kurucu olarak değil de bir üye olarak siz değerli arkadaşlarımdan herhangi bir konuyu tartışırken konu içerisinde konudan uzaklaşılmamasını rica ediyorum. Sen sucu bucusun vs gbi bence gereksiz tartışmalara girmekten uzak durmalıyız. Bunlar bizim kalitemizi düşüren tartışmalar oluyor..

Şimdi son dönemde bir moderatör ve bir de admin arkadaşımın tartışmalarını üzülerek izlemekteyim. Aslında bilgim olmayan bir çok konuda sizleri okuyarak keyifle bir çok şey öğreniyorum. İki yetkilinin kendi içinde bilgilerini yöneticiliklerinden bürünüp tartışmaları benim esasında görmek istediğim tablo.. Ama malesef konuların kişiselleşmesinden ötürü bir çok şikayet almaktayım.

Lütfen bir konu tartışılırken konuyu kişisel bir tartışma içine çekmekten kaçınalım. Ben sizleri" büyük insanlar" olarak görmek istiyorum. Yani sizin FİKİR'lerinizi konuşmanızı arzuluyorum...

mt'ye katılmamak elde değil. Sen şucusun bucusun ya da teistsin ateistsin gibi bir etiketlemeden ziyade farklı düşüncelerin varlığını görmek daha keyif verici bir durum. Bu tarz münakaşalar konunun içeriğinden ve amacından uzaklaşmasına neden olup kabak tadı veriyor.

mt' Alıntı:

Nazicane bir admin/kurucu olarak değil de bir üye olarak siz değerli arkadaşlarımdan herhangi bir konuyu tartışırken konu içerisinde konudan uzaklaşılmamasını rica ediyorum. Sen sucu bucusun vs gbi bence gereksiz tartışmalara girmekten uzak durmalıyız. Bunlar bizim kalitemizi düşüren tartışmalar oluyor..

Şimdi son dönemde bir moderatör ve bir de admin arkadaşımın tartışmalarını üzülerek izlemekteyim. Aslında bilgim olmayan bir çok konuda sizleri okuyarak keyifle bir çok şey öğreniyorum. İki yetkilinin kendi içinde bilgilerini yöneticiliklerinden bürünüp tartışmaları benim esasında görmek istediğim tablo.. Ama malesef konuların kişiselleşmesinden ötürü bir çok şikayet almaktayım.

Lütfen bir konu tartışılırken konuyu kişisel bir tartışma içine çekmekten kaçınalım. Ben sizleri" büyük insanlar" olarak görmek istiyorum. Yani sizin FİKİR'lerinizi konuşmanızı arzuluyorum...

Genişletmek için tıkla ...

Önemli bir kaç noktayı açma gereği duyuyorum:
"Başkalarının fikirlerini bayrak yapanlar o sancak yapanlar o sancak burçlarında dalgalandığı sürece o fikirlerin esaretinde kalırlar" Bu söz bana ait bunuda sitede bir kaç kez kullandım.
Atatürkü bilmek, Atatürkün Büyüklüğünü kabuletmek, ona hayran olmak tıpkı diğer insanlarda olduğu gibi onlardan olmak değildir tıpkı benim Atatürk'çü olmadığım gibi, Atilla İlhanın olmadığı gibi...
Dine inanmamak İnananlara saygısızlığı getirmeyeceği gibi...
Ama Atatürk İstismar ediliyorsa, Din İstismar ediliyorsa, Edenler bunun farkında değilse, bu konularda araştırmacılık yapıyorsanız susmanız yanlış olur doğrusunu aktarmaya çalışırsınız...
Birileri çıkıp Evrim teorisinin yanlışlığı diyerek bunu bir din istismarcısının sitelerinden taşıyorsa en doğal hakkım o kişinin samimiyetine güvenerek o sitenin bilgilerinin ne tabanlı olduğunu bildirmek olur...
Gelelim Uğur Mumcu Vakfının kitabına Bu kitap PC'de Görme Özürlüler için hazırlanmış bir kitap olarak 100 ün üzerinde kitaplardan birisidir. Kapağındada bu açıklama mevcuttur, Kitabın içerisindede çok sık mumcunun adı geçer ve o belgenin ve derleyenin doğru kaynaklardan hareket ettiğini ve aynı kaynaklara ulaşmam nedeni ile arkasında dururum ve duruyorum...
Keza bu diğer verdiğim Atilla İlhan kaynakları içinde geçerlidir...
Hadislerde nasıl Diyanet konusunu gündeme taşıyarak hadislerle dine saldırılmasına karşı durduysam bu konudada haklı olan görüşün yanında tarafsız kalamam...
Eğer bir konuda bir kaynak söylenirken konu saptırılıyorsa o kaynağın gerçeğini ortaya koymak kişiye yönelik bir saldırı değil bilgilendirmenin sağlıklı olmasını sağlatmak içindir.
Bu konuda Hintli Felsefeci konusundada yaptığım gibi açılımını sağlamak ve okuyucuların sorgulamasını sağlatmak.
Buraya Davet edilirken beni siteyye katılmaya İkna eden Mühendis rumuzlu arkadaşım bu özelliklerim bilerek çağırdı...
Yine Din istismarcılığı ayrı bir şeydir, bunu inanan arkadaşların öncelikle kendi sorunları olarak görüp önüne geçmeye çalışmaları gerekir yapmdıklarında bu istismarcılara prim verdiklerinde görüşlerinin kulağa hoş görünmesi ile savunuculuğunda sıkıntı doğar cımbızlanmadan alınıp genel olarak bakıldığında sürekli olarak vurguladığım budur...
Bir konuyu paylaşıma açıyorsanız o görüşün doğruluğu yada yanlışlığı konusunda nedenlerini ortaya koyarak yaparsanız sağlıklı olur...
Bunu yapanla yapmayanı aynı tartıya koyup aynı değerlendirmeye tabi tutarsanız ibre her zaman bu hangi taraf olursa olsun haksızlığa çalışır.

SONUÇ;
Şunu yapıp "kimse karışmasın deyip" arkasında durmayacağım kişi ve sitelerden bilgilerle başlıklar açarak insanları yanıltma hakkına sahipmiyim...
Burdaki kastım kesinlikle kişi değil sistemin işleyişinin ne olması gerektiğine öneri...
Paylaşımlarımda yanlışlarımın nedenleri ile açık net olarak söylenmesi taraftarıyım, yoksa nasıl gelişir gelişmek isteyen insan...

Uyarından ötürü teşekkür ederim sevgili mt,konular bir süre sonra kişisel bir savaş (!) haline geliyor ve ne kadar yazarsan yaz ,karşılıklı çocukça atışmaya dönüyor yani sitenin özünden çıkıyor.Felsefe.NET ailesine ve insana yaraşır bir forum diliyorum herkese.Saygılar..

Sadece kendi birtakım(siyasi gibi örneğin) görüşlerini dayatmamalı insan,kendi beğendiği kitapları,kendi gösterdiği kaynakları en doğrusu addedip,başkalarının konularına yada kaynaklarına suçlayıcı atıflarda bulunmamalı. Eleştirmek ayrı bir şey,suçlam da bulunmak ayrıı. Bunun ayrımını yapamamaksızın aydın geçinenlere sözüm. Böyle oldukça da ne yazık ki,hassasiyet arz eden bazı konuları içeren başlıklar,hoş olmamasına karşın anlamsız bir çelişkiye dönüşebiliyor. Ben de buna dahilim bazı zamanlarda ne yazık ki...En azından tek farkım aydın yada vs.olduğumu,çok bildiğimi iddia etmeyişim.

Tartışma zeminin asaletini koruyan ve tartışma kültürünün/tartışmasız/ hakkını vermeyi başaran arkadaşlarımız var, Nejdet arkadaşım gibi..Ortalığı germeden..Şiirimsi anlatımı ile gülümseterek düşünmeye sevk eden üşenenadam arkadaşım gibi. Ve şu an anımsayamadığım bir kaç arkadaşım gibi. Ben ve Majör arkadaşım bazen tahrike kapılabiliyoruz,provakatör/lerimiz de bir hayli başarılı hani. Yine de oyuna gelmesek pek sorun olmayacaktır aslında..

Kendi adıma hatalarımdan dolayı özür dilemeyi görev biliyorum...

Arkadaşlar, son zamanlarda forumda kişisel polemikler pek görülüyor. Farkındayız özellikle "siyaset" ve "din"çok hassas konulardır. Felsefede "Din Felsefesi" ve "Siyaset Felsefesi" varsa bu forumda da olması en doğaldır.Burada mümkün olduğunca tarafsız bakmaya çalışıyoruz. Temennimiz aynı doğrultuda üyelerin de bu konuda hassasiyet göstermesi. Biz zaten Felsefe.NET olarak eleştiriye açığız; paylaşımların da eleştirilmesini isteriz. Tabi saygı çerçevesinde yapılmalı ve özellikle üsluba da dikkat edilmeli. Kimse sizin gibi inanmıyor ya da düşünmüyor diye karşınızdaki insanı kırıcı etiketler yapıştırmayınız. İsteyen istediğine inanır. İstemediğine de inanmaz. Özellikle forumda "din" konusunda bu tarz saygısızlık yapan üyelerden şikayetler var. Elbette düşüncenizi belirtmenizi bekliyoruz ama bu içerik açısından dolu olsun ki başkalarına bir şeyler katabilsin.
Ayrıca kaynak konusuna özellikle dikkat edilmesini rica ediyorum. İnternette oldukça sağlıksız yalan yanlış bilgiler var bunları hepimiz biliyoruz. Lütfen özellikle bilimsel alıntılarda, makalelerde vs. kaynağın sağlamlığına doğruluğuna dikkat edin. Kaynak olarak "zaytung" gibi internet adreslerini vermeyin(!)




İyi forumlar...

Siyaset ve din(hatta alternatif tıp) herkesin üzerinde kalem oynattığı! çok hassas alanlar..
konu temel bilimler olduğunda çok fazla ses çıkmıyor.
ama yukarıdaki alanlarda mutlak doğrunun kendi fikirleri olduğuna inan çok kişi var..

daha önce üye olduğum bir çok forumda bununla defalarca karşılaştım..söyleyecek şeyi olmadığında, insanların birbirlerine karşı genelde şu tarz söylemlerde bulunması ile hep karşılaştım:
-haaaahaaaaa gülerim ben buna
-senin öğrenecek çok şeyin var, daha yolun başındasın
-çok komiksin
vs...yani iş hakarete kadar varıyor..

Kendi inandıklarımızın mutlak doğru olduğunu kabul etmek yerine biraz daha sakin olsak çok daha iyi olur..eğer söylediklerimiz doğru ise zaten sorun yok değilse yeni bir şeyler öğrenmiş oluruz..

Cevap: Ilker Basbug'un Tutuklanmasi

bu forumda siyasi konularda yazmak istiyorum ama topikleri okuyunca içimden gelmiyor. felsefe sitesinde felsefe yapmak adına toplananların siyasi topiklerde karşılıklı hakaretlerinden sonra varlık, doğru, erdem yahut Tanrı hakkında ki fikirlerini nasıl okursun ki? felsefeden anlaşılan üç beş entellektüel kelimeyle anlaşılmaz eklektik konuşup gizemli görünmek mi? zira konu politika olunca herkesin esas dili sarkıyor!!!

küstahlığımı bağışlayın ama felsefe yapabilmek için önce karşılıklı fikirlere saygı göstermek gerekmiyor muydu?

Cevap: Ilker Basbug'un Tutuklanmasi

ali ekber' Alıntı:

bu forumda siyasi konularda yazmak istiyorum ama topikleri okuyunca içimden gelmiyor. felsefe sitesinde felsefe yapmak adına toplananların siyasi topiklerde karşılıklı hakaretlerinden sonra varlık, doğru, erdem yahut Tanrı hakkında ki fikirlerini nasıl okursun ki? felsefeden anlaşılan üç beş entellektüel kelimeyle anlaşılmaz eklektik konuşup gizemli görünmek mi? zira konu politika olunca herkesin esas dili sarkıyor!!!

küstahlığımı bağışlayın ama felsefe yapabilmek için önce karşılıklı fikirlere saygı göstermek gerekmiyor muydu?

Genişletmek için tıkla ...

Bir foruma yazar olarak katilan iki duzey beyin vardir. Birincisi onun kitle platformu oldugunun bilincinde ve farkinda olan kitle onunde dusunce paylasimini ve bilgi alis verisini one cikaran ve katildigi siteye bilgi, dusunce olarak katki saglayan beyin.

Ikincisi siteye sadece sabote etmek icin uye olan her kendi beynine uymayan yaziya ustelik yazarini hedef alarak sadece karsi cikmak icin karsi cikan, yazara yonelerek onu polemige davet eden ona kisisel tahrik ve satasmalarda, suclamalarda ve ithamlarda bulununn, bilgi ve dusuncesi olmayan olana da saygi gostermeyen sadece kendi egosal ve duygusal beynini tatmin etmek icin, site kitlesini hice sayan site duzey ve icerigini hice sayan site sabotajcilari olan beyin sahipleri vardir.

Eger bir site bu tur yazarlarin bilinc ve farkina varamazsa, o siteyi ele gecirirler, ilk duzeyde olan yazarlari kacirirlar ve site kisir, bilgisiz, dusuncesiz sadece kisisel ve karsilikli polemiklerle dolu bir duzeye iner ve sonra da net yuzunden silinir.

Bu sahsimin net dunyasindaki bir gozlemidir. Onemli olan burada site yionetiminin siteyi dusunmesi ve ikinci sinifa giyen beyinlere kasrsi toleranssiz ve kesin kararli olmasidir, aksi husrandir.

bir insan,yazmadan önce biraz düşünmeli,,,

forumda bir çok insan yazıyor ama hemen hemen her yazan bir kişi ile iletişimde güçlük çekiyorsa,
örneğin ben;
karşılıklı yazıştıklarımın tamamı ile sonunda kişiselleşeyen bir dialog içerisine giriyorsam; karşımdakileri suçlamadan önce kendimdeki kusuru bulmaya çalışırım...

bu forumda da ayni şeyi yapıyorum,
bu nedenle de hüsnü kuruntu sahibi dostumuza önce kendisine bakmasını tavsiye ediyorum...

elalemin beynine tanı koymadan önce "el alem"in verdiği beyni idrak etmek daha doğru bir yoldur...

Mor ve Ötesi' Alıntı:

bir insan,yazmadan önce biraz düşünmeli,,,

forumda bir çok insan yazıyor ama hemen hemen her yazan bir kişi ile iletişimde güçlük çekiyorsa,
örneğin ben;
karşılıklı yazıştıklarımın tamamı ile sonunda kişiselleşeyen bir dialog içerisine giriyorsam; karşımdakileri suçlamadan önce kendimdeki kusuru bulmaya çalışırım...

bu forumda da ayni şeyi yapıyorum,
bu nedenle de hüsnü kuruntu sahibi dostumuza önce kendisine bakmasını tavsiye ediyorum...

elalemin beynine tanı koymadan önce "el alem"in verdiği beyni idrak etmek daha doğru bir yoldur...

Genişletmek için tıkla ...

Senin kendinin ne oldugunu senin gormen mumkun degildir zaten, cunku senin varligin yok, sen tanrinin bir kulusun. Seni ancak baskalari gorebilir. O yuzden kendini gormeyen olarak kendi kendini degerlendirmen de senden zaten beklenemez. Cunku sen yoksun, seni ol diye oldurmus olan tanrin var ve sen onun kulusun sana ait te bir sey yok. Seni yasatan da yonlendiren de tanrindir.

Bunu ancak algiladigin zaman kendi varligini ve yukaridaki ikinci sinif beyne ait oldugunu algilarsin, hic umudum yok ya!

evrensel-insan' Alıntı:

Senin kendinin ne oldugunu senin gormen mumkun degildir zaten, cunku senin varligin yok, sen tanrinin bir kulusun. Seni ancak baskalari gorebilir. O yuzden kendini gormeyen olarak kendi kendini degerlendirmen de senden zaten beklenemez. Cunku sen yoksun, seni ol diye oldurmus olan tanrin var ve sen onun kulusun sana ait te bir sey yok. Seni yasatan da yonlendiren de tanrindir.

Bunu ancak algiladigin zaman kendi varligini ve yukaridaki ikinci sinif beyne ait oldugunu algilarsin, hic umudum yok ya!

Genişletmek için tıkla ...

BOŞ BOŞ YAZIYORSUN...

boş boş yazıyorsun,çünkü ezberlediklerin bitti...
bana yazdıklarımın içerisinde tanrı inancım olan ve bunu deklare ettiğim bir cümle gösterebilirmisin?
ali ekber ile yazışmalarımı anlayabiliyormusun?
nelerden bahsettiğimize aklın yetiyor mu?

benim senin anladığın anlamda bir inancım yok,senin anladığın gibi bir tanrım da...
ben, insan denilenin üstün bir ırk tarafından laboratuvar ortamında yaratıldığını okuduğum metinlerin ortak noktası ile tespit ettiğimden beri senin ezberine aldığın zırvaları terk ettim,
ben, okuduğum eserlerden derlediğim tertipler ile,astral çıkışı,katları ve insan dışında varlıkları deneyimlediğimden beri bilim ve bilimsellik masalları ile uyumayı bıraktım...

sana,piramid için ölçü verdim,
sana,ruhsal varlıklar ile deneyim yapabilmen için formüller verebileceğimi söyledim,
sana "ışık" isimli kitaptan,nefes-zikir-enerji çalışmalarından bahsettim...

sen hala bana ezberlediğin üç beş cümle ile inançtan bahsediyorsun,
biraz ne yazdığıma dikkat et...

ben hazreti alinin dediği gibi;görmediğim tanrıya inanmayı bırakalı çok uzun zaman oldu...

Mor ve Ötesi' Alıntı:

BOŞ BOŞ YAZIYORSUN...

boş boş yazıyorsun,çünkü ezberlediklerin bitti...
bana yazdıklarımın içerisinde tanrı inancım olan ve bunu deklare ettiğim bir cümle gösterebilirmisin?
ali ekber ile yazışmalarımı anlayabiliyormusun?
nelerden bahsettiğimize aklın yetiyor mu?

benim senin anladığın anlamda bir inancım yok,senin anladığın gibi bir tanrım da...
ben, insan denilenin üstün bir ırk tarafından laboratuvar ortamında yaratıldığını okuduğum metinlerin ortak noktası ile tespit ettiğimden beri senin ezberine aldığın zırvaları terk ettim,
ben, okuduğum eserlerden derlediğim tertipler ile,astral çıkışı,katları ve insan dışında varlıkları deneyimlediğimden beri bilim ve bilimsellik masalları ile uyumayı bıraktım...

sana,piramid için ölçü verdim,
sana,ruhsal varlıklar ile deneyim yapabilmen için formüller verebileceğimi söyledim,
sana "ışık" isimli kitaptan,nefes-zikir-enerji çalışmalarından bahsettim...

sen hala bana ezberlediğin üç beş cümle ile inançtan bahsediyorsun,
biraz ne yazdığıma dikkat et...

ben hazreti alinin dediği gibi;görmediğim tanrıya inanmayı bırakalı çok uzun zaman oldu...

Genişletmek için tıkla ...

Tanri nedir?

Inanc nedir?

Hadi bunlari bir acikla da dusuncen ve bilgin var mi bir gorelim.

bilimsel mi olsun????

Mor ve Ötesi' Alıntı:

bilimsel mi olsun????

Genişletmek için tıkla ...

Sana ait olmayan beyninin ufku neyse osal olsun.

tanrı takıntım olmadığı için tanrı denilen için bir tarife ihtiyacım olmadı,bu senin sana ait beyninin ihtiyacı,tarifi de senin bulman gerek,
inanç mevzu da benim ilgi alanıma girmiyor,
onuda sen kendi fenomenenine uygun olarak numen açısından epistemolojik olarak tedarik etmelisin,
eğer sizin oralarda kalmadı ise bizim mahallede kasap rıza da bulunur...

bak sana bir önerim var belki işine yarar; her başlığın altına dağarcığında bulunan üçbeş kelime ile yazmaya ara ver,"kimse sana bunun için madalya vermeyecek..." yazılanları oku,
belki okudukların arasından ufkunu açacak bir kaç şey çıkar...

belki o zaman yazdıklarımı idrak edersin de, karşıma geçip tanrı ne,inanç ne diye saçmalamazsın...

Mor ve Ötesi' Alıntı:

tanrı takıntım olmadığı için tanrı denilen için bir tarife ihtiyacım olmadı,bu senin sana ait beyninin ihtiyacı,tarifi de senin bulman gerek,
inanç mevzu da benim ilgi alanıma girmiyor,
onuda sen kendi fenomenenine uygun olarak numen açısından epistemolojik olarak tedarik etmelisin,
eğer sizin oralarda kalmadı ise bizim mahallede kasap rıza da bulunur...

bak sana bir önerim var belki işine yarar; her başlığın altına dağarcığında bulunan üçbeş kelime ile yazmaya ara ver,"kimse sana bunun için madalya vermeyecek..." yazılanları oku,
belki okudukların arasından ufkunu açacak bir kaç şey çıkar...

belki o zaman yazdıklarımı idrak edersin de, karşıma geçip tanrı ne,inanç ne diye saçmalamazsın...

Genişletmek için tıkla ...

Yahu adam gibi bir baslik acta bilgin ya da dusuncen varsa ortaya koy. O zaman bende senin goruslerine muhalefet etme olanagi bulayim. Sen monistsin. Bunu ikimizde biliyoruz, o yuzden burada dusunce ve bilimsellik dusmani oldugunu aklinca saklama. Sen mistisizm yanlisi, parapsikoloji meraklisi monist bir beyne sahipsiun.

Oyuzden varsa bir konuda bilgin ve dusuncen yazarsin. Cunku yazilanlara muhaliflik yapmak bilgi ve dusunce gerektirmez, herkesin yapabilecegi bir seydir.

Benim tanri ve inanca ihtiyacim olmadigini her daim acikliyorum. Ayrica senin gibi kimseden bir sey bekledigim de yok. Ayrica senin benim dile getirdiklerimi begenme mecburiyetin de yok. Ama olmayan bilgi ve dusuncen ile, senin gibi kimseye "sen susun/busun" demek kimseye de bir sey kazandirmiyor?

Ayrica ben ne isem neyim, ya da kim isem kimim; bundan sana ne?

Benim dusuncem oyle ya da boyle bundan sana ne?

Senin bilgin ve dusuncen varsa, herkes gibi sen de ortaya koy.

Aslinda senin bir sadist olarak boyle yazismalardan zevk aldigini da biliyorum. Cunku bilgisi olmayan dusunce uretemeyen psikolojik olarak egosunu ancak baskalarina satasarak tatmin ederler.

Dolayisiyle sana bu zevki veren de ben oluyorum. Ama dikkat et bir ara zevklerini tatmin edemnedigin gibi, iste boyle yukaridaki gibi kendi kendinle de celisirsin.

Ne yazdin sen Şİmdİ?

evrensel-insan' Alıntı:

Dolayisiyle sana bu zevki veren de ben oluyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Eksik olma bana da veriyosun o zevkten.

evrensel-insan' Alıntı:

Yahu adam gibi bir baslik acta bilgin ya da dusuncen varsa ortaya koy. O zaman bende senin goruslerine muhalefet etme olanagi bulayim. Sen monistsin. Bunu ikimizde biliyoruz, o yuzden burada dusunce ve bilimsellik dusmani oldugunu aklinca saklama. Sen mistisizm yanlisi, parapsikoloji meraklisi monist bir beyne sahipsiun.

Oyuzden varsa bir konuda bilgin ve dusuncen yazarsin. Cunku yazilanlara muhaliflik yapmak bilgi ve dusunce gerektirmez, herkesin yapabilecegi bir seydir.

Benim tanri ve inanca ihtiyacim olmadigini her daim acikliyorum. Ayrica senin gibi kimseden bir sey bekledigim de yok. Ayrica senin benim dile getirdiklerimi begenme mecburiyetin de yok. Ama olmayan bilgi ve dusuncen ile, senin gibi kimseye "sen susun/busun" demek kimseye de bir sey kazandirmiyor?

Ayrica ben ne isem neyim, ya da kim isem kimim; bundan sana ne?

Benim dusuncem oyle ya da boyle bundan sana ne?

Senin bilgin ve dusuncen varsa, herkes gibi sen de ortaya koy.

Aslinda senin bir sadist olarak boyle yazismalardan zevk aldigini da biliyorum. Cunku bilgisi olmayan dusunce uretemeyen psikolojik olarak egosunu ancak baskalarina satasarak tatmin ederler.

Dolayisiyle sana bu zevki veren de ben oluyorum. Ama dikkat et bir ara zevklerini tatmin edemnedigin gibi, iste boyle yukaridaki gibi kendi kendinle de celisirsin.

Genişletmek için tıkla ...

ve sevgili phi,
dostumuzun kendisine de defalarca yazdığım gibi; açtığımız başlıklar ezberlediği üçbeş cümle ile inanç-metafizik bilime ve bilimselliğe uygun değil diyerek tıkandığında sen olsan nasıl bir davranış gösterirdin?