gözlüklerimi çıkardım.
ve iyice temizledim.
sonra kapadım gözlerimi.
işte oradaydı.
tam orada.
dimdik ayakta.
yapamayacağı şeyler söyleyerek...
yapamadığı şeyleri unutarak...
yaptıklarından utanarak...
Omuzları migferleri vardı ama basları yoktu
Omuzlariyla migferlerinin arası bosluktu
Hatta ayakları yakaları boyunları vardı ama basları yoktu
Ölümlerine aglanmayan askerlerdendiler
N. H.
Şiirin bu genişliğini seviyorum iste..
Yunanın platon U bizim Eflatun da genel olarak daireyi en mükemmel şekil olarak tanımlar ve der ki aklın icinde bulunduğu kafa da yuvarlaktir ve bu mükemmel varlık insana yakışırbir çembermiş hayat.
nerede başladı,nerede bitti...
ancak sabit , nereden bakarsan bak.
bir çembermiş hayat.
nerede başladı,nerede bitti...
ancak sabit , nereden bakarsan bak.
Hep bir çember, dolanıp durduğumuz!
Ne önümüz belli, ne sonumuz.
Kim varsa bilen, çıksın söylesin:
Nerden geldik? Nereye gidiyoruz?
Hayyam
Ne kadar düşündürücü...Üzüntüyle izliyoruz Japonya'nın durumunu.İnsan denen varlık, kendini ne kadar güçlü sanırsa sansın, üstün bir güç karşısında maalesef güçsüz işte. Zaten bunun en büyük kanıtı da ölüm değil mi?İnsan fani...Allah baki...Düşünüyorum..Düşünüyorum,aslında gerçeği görmenin çok kolay olduğunu binlerce kez olduğu gibi,bir kez daha görüyorum...
tüm insanlar yalan söylüyor, ben güzellikleri görebilmek için bakıyorum suretlere, onlarsa yalanlarını gözüme sokuyor,yalanlarıyla kalbimi karartıyor,merak ediyorum; ne zaman hatırlanacak bir söz vermenin önemi!
Asla hatırlamayacaklar, insanlık çürüyen bir meyve gibi ve git gide pisliğe bulaşıyor.