cekilmek

sifondaki suyu boşaltmak veya su boşaltılmak

(birinin) bilgisi ölçülmek

hiçbir işe karışmayarak yaşamak

çevreyle ilişkisini kesmek, hiçbir şeye karışmamak

bk. kabuğuna çekilmek

başkasıyla ilişki kurmamak, kendi yalnız başına kalmak, inzivaya çekilmek

artık hiçbir şeye karışmamak

dışarısı ile olan ilişkilerini kesmek, kimse ile görüşmemek

bakanlar kurulu görevini bırakmak

toplumdan kaçıp, hiçbir şeyle ilgilenmeyerek tek başına yaşamak

çevresindeki kişilerle ilgi kurmamak, duygularını kimseye açmamak

bk. kabuğuna çekilmek

arka arka (gitmek)

bulunduğu yerden arkaya doğru gitmek; kaçmak karıştığı bir işi sürdürmekten veya sürdürenler arasında bulunmaktan vazgeçmek

bk. el ayak çekilmek

ortalıkta hiç kimse kalmamak, ıssızlaşıp sessizleşmek

Çekme işi yapılmak Kendini geriye veya bir yana çekmek Bir işten bir görevden kendi isteğiyle ayrılmak, istifa etmek Azalmak veya yok olmak Bir yere, bir duruma geçmek Bir yerden uzaklaşmak, bir yere uğramamak Gerilemek, geri gitmek, ricat etmek...

(vücudun herhangi bir organı için) canlılığı azalır gibi olmak içi ezilmek

ad çekmek işi yapılmak

ad çekmek işi yapılmak