- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 23 Ara 2012
- Mesajlar
- 4,763
- Tepkime puanı
- 319
- Puanları
- 83
İnsanların çoğu sürekli olarak hayatından şikayet ediyor ve sürekli suçlayacak birilerini arıyor beraberinde ömrünün çoğunu boşa harcıyor. Bu kadar umutsuz olmanın sebepleri neler olabilir diye düşündüğüm zaman birçok insanın sahip olamadıkları için üzüldüğünü fark ettim, elllerindekinin kıymetini ise hiç bilmiyorlar.
Niye bu dünyadayız, niye bu yaşamı yaşamaya zorunluyuz, biz bir deney ürünü müyüz v.s. gibi sorularla hayatlarını daha da yaşanmaz bir hale getiriyorlar. Oysa ki insanı var eden güç (insan bunu hatırlamasa da) hiçbir insanı zorla bu dünyaya göndermedi. İnsan büyük tekamül planı içinde "dünyada yaşama görevini" kendisi üstlendi. Kimisi için koşullar çok ağır olabilir fakat bu yolculuğu tamamlamaktan başka seçenek yoktur. İnsan hayatındaki zorluklardan şikayet ettikçe daha fazla zorluk ile muhattap olmak zorunda kalacaktır çünkü evrenin en büyük temel yasalarından birisi benzer enerjinin benzeri çekmesidir. Ne kadar çok şikayet edersek o kadar çok şikayet edecek durumla karşılaşırız. Bu demek değildir ki olumsuz olayları kabullenip, ses çıkarmayalım. Tabii ki kötülüğe ya da olumsuzluğa sessiz kalmayacağız fakat bunu yaparken de iyilik rotasından ayrılmamamız gerekiyor.
Haline şükretmek zayıflık değil tam tersine hayat planını kolayca ilerletmek için ilk adımdır. Ne kadar zor olursa olsun yaşamına şükredebilen insan bu zorlu yolculuğu başarı ile tamamlayacak ve umutsuzlara da umut olacaktır, tıpkı Nick Vujicic gibi...
Niye bu dünyadayız, niye bu yaşamı yaşamaya zorunluyuz, biz bir deney ürünü müyüz v.s. gibi sorularla hayatlarını daha da yaşanmaz bir hale getiriyorlar. Oysa ki insanı var eden güç (insan bunu hatırlamasa da) hiçbir insanı zorla bu dünyaya göndermedi. İnsan büyük tekamül planı içinde "dünyada yaşama görevini" kendisi üstlendi. Kimisi için koşullar çok ağır olabilir fakat bu yolculuğu tamamlamaktan başka seçenek yoktur. İnsan hayatındaki zorluklardan şikayet ettikçe daha fazla zorluk ile muhattap olmak zorunda kalacaktır çünkü evrenin en büyük temel yasalarından birisi benzer enerjinin benzeri çekmesidir. Ne kadar çok şikayet edersek o kadar çok şikayet edecek durumla karşılaşırız. Bu demek değildir ki olumsuz olayları kabullenip, ses çıkarmayalım. Tabii ki kötülüğe ya da olumsuzluğa sessiz kalmayacağız fakat bunu yaparken de iyilik rotasından ayrılmamamız gerekiyor.
Haline şükretmek zayıflık değil tam tersine hayat planını kolayca ilerletmek için ilk adımdır. Ne kadar zor olursa olsun yaşamına şükredebilen insan bu zorlu yolculuğu başarı ile tamamlayacak ve umutsuzlara da umut olacaktır, tıpkı Nick Vujicic gibi...
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.